Ankara'lı olmamıza rağmen çok uzun seneler uzaklarda yaşadık babamın görevinden dolayı...
İlkokul öğrencisiydim Ankara'dan ilk taşındığımızda...
Her sene gitmemizin en başlıca sebebi eş-dost-akraba özlemidir. Bu nedenle başlıca yerler dışında pek yabancıdır bana Ankara :)
Son senelerde ise memleketimi tanımaya çalışırken paşamında öğrenmesini sağlamaya çalışıyorum. Bu arada anneminde hatıralarını canlandırıyoruz tabiki :))
Bu gidişimizde yolumuzu Samanpazarı civarına çevirdik. Çocukluğumda hatırlarım halamla eniştemin dükkanına giderdik arada... İlk durağımız Ulus olur bana ünlü Akman bozacısında Boza içirirlerdi. O zamanlarda da boğazıma pek düşkündüm :)) Bu gidişimde yine uğramak istedim ama unuttum dönüş yorgunluğunda :))
Suluhan...
İçinde kayboldum diyebilirim...
Bir sürü incik boncuk :) Hemde ucuz ucuz...
Çıkrıkçılar Yokuşu
Ne ararsan bulabileceğin bir yer...
Bir tezgahtan bir tezgaha koşup durdum :))
Her yer bakır dolu...
Eski bir bakır tencereyi işletmeye verdik ama bizim zamanımız olmadığı için sonra teyzoşum alacak sağolsun :)
Kendi haline bırakılmış bir ev :(
O anahtarlar benim olsun istedim ama malum antika kıvamında...
Çok pahalıydı, durun bakalım burda dedim :))
Pirinç Han
Avlusuna derme çatma bi cafe yapılmış.
Gözlemesi enfes tavsiye ederim :))
İçindeki dükkanlar genelde derme çatma
Ama hepsinin içinde kayboluyorsunuz
Eski 45 likler, eski kitaplar, el emeği göz nurları...
Hepsi çok güzel :)
Her penceresinden ayrı bi güzellik görüyorsunuz...
Adam baktı herşeyin fotoğrafını çekiyorum elimde kıymetli bi taş var dedi...
Taşımla benimde fotoğrafımı çekermisin?
Tamam dedim merakla...
Eski bir keseden plastik bir boncuk çıkardı çok kıymetli bi taş bu dedi...
Gülümseyerek çektim resmini..
Buraya koymasam olmazdı :))
Bu meleklere bayıldım :))
O kadar çok fotoğraf çekmişim ki ancak bu kadar azaltabildim :)
Bayağı uzun bir post oldu bu sebeple kusura bakmayın artık ;)
Hepinize çok ama çooookkk güzel bir hafta diliyorum...
umarım ankara döneri yemişsindir.
YanıtlaSilmazeret kabul etmem bu sefer:)
hypo;
YanıtlaSilyedim yedim hahahaaaaa :))
Haftaya Safranboludayım ne yiyim şimdiden söyle sonra azar işitmiyim hahaa :))
pastırmalı ekmek!:)
YanıtlaSilsevıyorum boyle gezı notlarını aklımın bır kösesıne kaydedıyorum gidip görecekler listesine..
YanıtlaSilbakirlar ruyama girerse sorumlusu sensin!
YanıtlaSilhypo;
YanıtlaSilpastırma kayserinin ünlüsü değilmi yaaa :) Bak oralara gider pastırmalı ekmek bulamadan gelirsem bana pastırmalı ekmek göndermek zorunda kalırsın hahahaaa :))
nohut oda;
YanıtlaSilvallahi bende öyleyim :)) nereye gideceğimi çoğunlukla blogger arkadaşlar belirliyor ;) iyide oluyor hani..
kardiş;
YanıtlaSilgirmeyecek gibi değil hani :))
kocaman bakır kaan üstüne cam sehpa ne şahane olurdu dimi ;)
Ben de az önce Safranboludan geldim, Ankara'nın en güzel yerlerini gezmişsin, ne güzel olmuş:)
YanıtlaSilbahar;
YanıtlaSilhaftasonu bizde gideceğiz safranboluya, merak ettim sen nereleri gezdin diye şimdi :))
Sevgili Şebnem, blogumdaki yorumundan yola çıkarak iade i ziyarete geldim buraya. Çıkrıkçılar yazını görünce de dayanamadım... yıllardır fırsat buldukça giderim oralara, çok severim o yöreyi... Yine de o kadar kanıksamışım ki senin fotoğraflarınla yeniden gezdim, yeniden gördüm... Ahmet beye gelince, sanırım herkes esnafın iyisini öyle veya buluyor... Sevgiler
YanıtlaSilNilüfer;
YanıtlaSilHoşgeldin, sefalar getirdin :))
Nedendir bilmiyorum ama o tarafa çocukluğumdan bu yana ilk gittiğim halde Ahmet beyin dükkanı çekti beni resmen içeriye... Pozitif enerjisi davet ediyor galiba :))
Bende üniversiteyi Ankara'da okudum, gzediğin yerlerin çoğunada gittim ve benim için güzel bir nostalji oldu, sıkılmadan tüm fotoğraflarına da bakabilirim;)
YanıtlaSilyerden uzak;
YanıtlaSilsıkılmadığına çok sevindim arkadaşım :)) seni eskilere bir yolculuğa çıkartabildiysem ne mutlu bana...