Kitaplarla devam ediyoruz bu hafta...
Ne mutlu bana ki okumaya başlamışım yeniden :)))
Geliyooorrr deli kapaklı kitap geliyooorrrr :)))
Geçenlerde bi poşet kitap 'ta görmüştüm bu kitabı...
Kitabın kapağı beni tam onikiden vurmuştu zaten, bir de alıntılara göz geçirince bu kitabı okumalıyım demiştim, iyi ki demişim :))
Madem ilk kapağıydı etkileyen beni o zaman biraz kapağı mıncıklayalım.... Aslında kitap çift kapak... Süslenmiş kapağın altında Bayan Ming varsayılan kişinin düz siyah beyaz fotoğrafını görüyorsunuz. Gayet sıradan, yıpranmış, bakışlarının yönü bile belli olmayan tarumar bir kadın....
Ya sonra...
Her görenin ayılıp bayılacağı nitelikte birkaç fırça darbesi ile al sana şahane kapak tasarımı...
Renkli delilik !!!!
İşte beni çeken buydu....
Kitabı elime almamla birlikte sayfalar birbirini takip etti. Yarısına geliverdim :)
Baktım olmayan 10 çocuğun hikayelerini okumak bana ayrı bir haz veriyor, bırakıverdim kitabı elimden... Zaten kitap hepi topu 72 sayfa; bir çırpıda bitirmek bünyeyi sarsabilirdi :))) Zamana yaydım olabildiğince...
Kitabın konusuna gelecek olursak; Bayan Ming bir otelin ERKEKLER tuvaletinde çalışan sıradan bir kadındır. Aslında çok da sıradan olduğunu söyleyemeyeceğim, koridorun ucundaki kadınlar tuvaletinde çalışan kadından kendince üstündü... Algının kendisi değil ama algının şekli beni benden aldı işte burada... Kitabı sevmemdeki etkenlerden biri. Bayan Ming'teki bu durum gayet düz, olduğu gibi bir burnu büyüklük değil de nedir ki...
Çin'de çeşitli iş görüşmeleri için bulunan Fransız iş adamı Bayan Ming'i çalıştığı tuvaletde tanımış ve bir şekilde sohbete başlamıştır. Sohbetlerinde Bayan Ming 10 çocuğu olduğunu iddia etmekte ve onlarla ilgili çok güzel hikayeler anlatmaktadır iş adamına... İş adamı ilk önce bunun mümkün olmayacağını düşünmüştür çünkü Çin'de tek çocuk yasası bulunmaktadır. Her aile ancak bir çocuk doğurabilir. Ming'i yalan söylemekle suçlayıp hikayeleri inandırıcı gelmese de onu dinlemek bir tutku haline gelmiştir...
Taki Bayan Ming doğum gününde on çocuğunun bir araya gelmesini isteyene kadar.... (Bu cümle kitapla ilgili fazla spoiler yazmamak için yazılmıştır ve tamam kabul ediyorum kitabın arka kapak cümlesinden etkilendiğim doğrudur :))) )
Konfiçyus felsefesinden alıntıların da yapıldığı kitap bir annenin büyülü çocuklarının hikayelerinden oluşsa da bolca mesaj içerikli aslında... Dolayısıyla zırt pırt altını çiziktire çiziktire okudum kitabı...
Yaşadığı olumsuzlukları sanki olumlu yapabilme yetisi olan sihirli bir değneği var bayan Ming'in. Öyle bir sadelikte yazılmış ki elinizde olmadan etkileniyorsunuz.
Kitap kısa, anlattıkları uzun...
Ve kitap boyunca hep şu his vardı bende; "Bayan Ming'in tuvaletine gidiyim ve azıcık sohbet ediyim. Soruyum, sorsun, anlatsın anlatıyım."
Anladığınız üzere ben bu kitabı pek sevdim, pozitifliğini en çok da...
Kitabın sonu pek de beklediğim gibi değildi, daha çarpıcı olabilirdi...
Yazar Eric-Emmanuel Schmitt ile ilk tanışmam ama son olacağa benzemiyor. Kimmiş bu adam derseniz gezinirken şurada eski bir röportajına denk geldim. Az çok fikir veriyor yazar hakkında.
Okuyunuz efenim, inanın hoş vakit geçireceksiniz ;)
Şimdi gelsin altı çizilenler:
** Kısacası Bayan Ming, Yunhai'deki Grand Hotel'in erkekler tuvaletine bakıyordu; kibirli görünümünden de anlaşıldığı üzere başarısını kanıtlayan bir görevdi bu. Erkek çocuklarına değer veren bu ulusta, koridorun ucundaki kadınlar tuvaletini ovarak parlatmak gözden düşürücü olurdu; orada hizmetçi olurdu, burada hükümdardı, çünkü burada binlerce erkek, önünden geçiyor, yüce gönüllü biri olarak rahatlamalarına izin verinceye kadar onu selamlıyorlardı.
** Bilgenin davranışı, su gibi, her zaman kokusuzdur.
** ... bu bilgisayara sığınmayı, bu sayısal otizmi acınası bir durum olarak görüyordum; bu kolaylığa boyun eğmiş olsaydım asla dokuz dil öğrenemez, yeryüzünü karış karış dolaşamazdım.
** Yetenek hakkaniyetten uzak bir şeydir, bu yeteneğe sahip olanlar kadar sahip olamayanlar için de.
** Sen kibar davran ama minnettarlık bekleme.
** Eğer değerli bir insanla karşılaşırsan, ona benzemeye çalış; sıradan bir insanla karşılaşırsan, onun hatalarını kendinde ara.
** Bilge, içindeki kusurların nedenini ortaya çıkarır; çılgın, bundan diğerlerini suçlar.
** Kendini yükseklerde gören insan, içtenlikten uzak bir dost gibi davranır; sıradan insan ise dostluktan uzak bir yakın gibi davranır.
** Onu elinde tutanı aydınlatan bir mumdur tecrübe.
** "Karşılaştığım kadınlar arasında anne olacak birine rastlamadım."
"Daha doğrusu, sizinle karşılaşmış olan kadınların sizde asla bir baba bulamamış olduklarını söyleyin."
** Olgunluk çağında insan hala ayıplanıyorsa artık ondan beklenebilecek hiçbir şey yok demektir.
** Ne aşırı yalnızlık, ne aşırı ilişki, tam ortası, işte bilgelik budur.
** İnsan duyguları varmış gibi yapabilir ama fikirleri olduğunu ileri süremez.
** Düşünmeden öğrenmek gereksizdir; öğrenmeden düşünmek tehlikelidir.
** Her gün ilerlemeyen insan her gün geriliyor demektir.
** Bir şey bilen insan sevdiği insanın önüne geçmez, ama bir şeyi seven insan zevk aldığı insanın arkasında durur.
** İnsanlar neden hakikati kaldıramaz? Birincisi, çünkü hakikat onları hayal kırıklığına uğratır. İkincisi, çünkü hakikat genelde çıkardan yoksundur. Üçüncüsü, çünkü hakikatin asla doğru görünümü yoktur - yalanların çoğu çok daha iyi hazırlanmıştır. Dördüncüsü, çünkü hakikat yaralar.
** Erdem eken onu sık sık sulamayı unutmamalı.
** Hakikat, bizim en fazla hoşumuza giden yalanın ta kendisidir.
**Gerçek, her zaman şüphecilikten pişmanlık duymama neden olmuştur.
Alıntıla bana şiirsel geldi Şebo. Okuyunca hissettiğim şey bu oldu. Alıntıları beğendim şekerim okunacaklar arasına eklendi, teşekkürler. Bende renklileri ve delileri sevdiğimden olsa gerek:))))
YanıtlaSilRenkiler ve delileri seviyorsak hayat bize güzel be Kadriyem ♥
SilOkuduğunda nasıl bulduğunu bana da söyle ;)
Bi dk ya. Ben daha dün bu kitabı gördüm ama nerde? Okuyan kimdi unuttum ama. Yavaş yavaş okuyormuş bitmesin diye.
YanıtlaSilHemen ekleyelim listeye. Teşekkürler Şebom bana kattıkların için.
Benim gibi yani :)
SilÇok hızlı ilerleyince bitmesin istedim, kitap çok kısa zaten.
Canımsın, sen bitanesin... Asıl ben sana teşekkür ederim güzelliğin ve içtenliğin için ♥
"Olgunluk çağında insan hala ayıplanıyorsa artık ondan beklenebilecek hiç bir şey yoktur demektir."
YanıtlaSilEvet onu çok sevdim ben de...
SilBirde hani şu babalıkla ilgili olan var ya onu...
"Karşılaştığım kadınlar arasında anne olacak birine rastlamadım."
"Daha doğrusu, sizinle karşılaşmış olan kadınların sizde asla bir baba bulamamış olduklarını söyleyin."
Bayan >Ming'le tanışmak istiyorum.Bu kadar etkilendiyse,Oytun'nun annesi eminim beni de etkileyecek.Listeme almıştım zaten.
YanıtlaSilYakında bir alışveriş durumu var bir kaç kitap almalıyım artık....yeni kitap almak çok güzelll kokusu ve önce sen okuyacaksın..miss.
Merihcim hani bazı insanlar vardır, hep konuşup muhabbet etmek istediğin. Ming benim için öyle oldu. Bizden biri gibi :)
SilBirde pozitife yönlenen insanları hep çok sevmişimdir ben. Etkisi büyük o sebeple...
O kitap alışverişi hakikaten bayılıyorum. Güzel alışverişlerin olsun canımcım ♥
Zevkli bir kitap Zahide, senin de seveceğini düşünüyorum ♥
YanıtlaSilBu kitabı bloglarda ilk gördüğümden beri istiyorummm :) Kendime kitap alma yasağı koyduğumdan şimdilik bekliyor .
YanıtlaSilAhhh elimizde bekleyen o kitaplar.
SilBen hala yasak koymadım ama önceliği elimde bekleyenlere veriyorum :)))
Bayan Ming'in kitabını ilk kez görüyorum. 72 sayfa demişsiniz ama içinde bir hazine saklıymış... Çin kadınlarının çilesiydi tek çocuk. Neyseki kaldırıldı.:)
YanıtlaSilKısa ama güzel bir kitap evet.
SilSınırlandırılmak hakikaten ne kadar kötü, bir nevi bu konuya gönderme yapılmış zaten kitapta
Geçenlerde birinde görmüştüm ama o beğenmemişti. Zevkler farklı olabiliyor tabii. Senin anlatımınla ilgimi çekti Şebnemcim. Fırsat bulursam, sıra getirebilirsem okuyayım ben de. Öptüm seni.
YanıtlaSilZevkler ve renkler tartışılamaz diye boşuna dememişler.
SilBen kitabın doğallığını sevdim Sezer..
Beklentiyle de alakalı biraz diye düşünüyorum.
Ben de kocaman öptüm seni ♥
Kapak çok ilginç ama bende de ilk olarak kitap adı albenimi arttırdı. Çok merak ettim. Harika bir tanıtım olmuş.
YanıtlaSilKitabın adı da çekici evet haklısın :)
SilÇok teşekkür ediyorum ;)
Nasıl canlı bir kapak....O zaman okunacaklar arasına alındı. Umarım kütüphanede vardır.
YanıtlaSilBir bak bakalım, belki vardır :)
SilÖpüyorum seni
ne güzel bir kitap :))
YanıtlaSilTeşekkürler :)
SilKonu çok ilginç geldi, keyifli okumalar canım.
YanıtlaSilTeşekkürler canım ♥
Silalıntıladığın kısımlar çok hoş :)
YanıtlaSilsevgiler <3
Biraz fazla alıntı yaptım galiba, ama ayıramadım işaretlediklerimi :)
SilKısa olması okumayı hızını arttırmak için tetikleyici olabilir. Senin aksine kitabın kapağı bana çok itici geldi.Yani görsem alacağım son kitaplardan olurdu. Ama öyle sıcak anlatmışsın ki Şebnem ben bile Bayan Ming'le sohbet etmek istedim. Acaba hala tuvalet mi temizliyordur gitsem ;)
YanıtlaSilEvet kesinlikle tetikleyici bir etken, bitince aaaa yenisi diyorsun :)
SilMing kesin hala tuvalet temizliyordur diye düşünüyorum. Orda çalışarak itibarının olduğunu düşünüyor çünkü, vazgeçmemiştir kesin :))
Kapaktaki gibi ama sevimli sevimli öptüm seni :))))
Hemen almaliyim!!!
YanıtlaSilAl hemen bence de :))))
SilKitap kurdum benim ♥
İsmi de, konusu da çok ilgimi çekti, not ettim. Teşekkürler :)
YanıtlaSilHoş bir kitap Müjdecim. Okursan seveceğini düşünüyorum :)
Silben de bu kitabı bi poşet kitap'ta görmüştüm. yanlık hatırlamıyorsam o da sevmişti kitabı. madem senin de hoşuna gitti o zaman hemen okuma listeme ekliyorum :-)
YanıtlaSilOkuyunca yorumunu bekliyorum o zaman ♥
SilAy bayan ming'in çocuklarına bakıcılık mı edeyon, nerelerdesin huuu?
YanıtlaSilDöndüm sahalara anacım :)))
SilHEMEN EKLİYORUM OKUMA LİSTESİNE :) SEVGİLER
YanıtlaSil♥
SilYayinini okumadim, bir merhaba demek icin ugradim. Islerimi bitirince seni darmadagin edecegim :)) Arkamdan toparlarsin artik :))))
YanıtlaSilKız nereleri darmadağın edeceksin ahahaaaa :))
SilMerak ettim şimdi bak...
Toparlama konusuna bakacağız artık ;)
Özlemişim seni...
Nerelerdesin ?
YanıtlaSilYolcuların gitti galiba Allah kavuştursun.
Sevgiler.
Sorma Merihcim, ağlaya sızlaya gönderdik 2 gün önce...
SilSon zamanlarımız pek bir telaşeli geçti, o yüzden yazamadım da okuyamadım da...
Şimdi yavaş yavaş dönmeye çalışıyorum buralara...