22 Aralık 2015

Beş Sevim Apartmanı


Başka şeyler yazacaktım aslında...
Yazdım, sildim, yazdım, sildim...
Kelimeleri toparlayamadım...
Belki sonra kafamı toparlarım, yazabilirim...
Bilemiyorum..

Hazır yazı yazmaya karar vermişken bari güzel bir kitap paylaşayım dedim...
Okumak isteyenlere naçizane bir tavsiye...







İlk "Deli Kadın Hikayeleri" ile tanıştım Mine Söğütle...
Ama iyiki de tanışmışım...
Bu kitapla birlikte evet ben artık Mine Söğüt hayranı oldum diyebilirim :)

Beş Sevim Apartmanı aslında yazarın ilk kitabı.. Bir röportajında okumuştum, bu romanı kaleme alana kadar tek bir hikaye yazmışlığı bile yokmuş...
Dolayısıyla daha acemice beklemiştim bu kitabı... Beklentimin üstünde çıktığından dolayı çok ama çok mutluyum...

Aslında bir solukta okunacak bir kitap... Ama yine ben öyle yapmadım...









Pürtelaş Sokağı'na girdim usulca... İsmini çok sevdim bi kere bu sokağın...
Dolaştım usulca...
Sonra beş Sevim Apartmanının önüne geldim...
Pencereleri seyrettim...
Rengarenk pencereleri...

"Pencerelerin öyküleri yaşamın tüm sırlarını içinde saklar" 
dediler bana...

Kendi pencerelerimi düşündüm gözlerimi kapatıp.. Perdelerimi hiç açmadığımı düşündüm... Bundan sonra açmaya karar verdim... Dışa açık bedenime rağmen neden evim dışa kapalıydı ki...

Doktor Samimi geldi sonra yanıma... Bana hikayesini anlattı...
İlginç cinperili hikayesini... Onlara nasıl sığındığını....
İlk başta ürktüm...
Alıştırdı hemen beni onlara...
Ama onlardan kurtulmak istiyordu...
Planını anlattı yavaş yavaş...

" Olduğuna inanmadığınız bir şeyi yok edemezsiniz. Ama bir şeyin varlığını zedelemek istiyorsanız ona olan inancı yok ederek işe başlayabilirsiniz " dedi...

Beş Sevim Apartmanının sakinleri ile tanıştım sonra sırayla...

Apartmanın 1. katında Oğuz vardı... 2. katta Yeşim, 3. katta Yusuf, 4. katta Elif, 5. katta Melike...
Hepsinin hikayesi farklıydı, yalnızlıkları da..

Ortak noktaları rengarenk perdeli pencerelerinden Pürtelaş sokağının daracık çıkmazından, ufacık görünen denizi izlemek... Hep aynı saatlerde, hep aynı bekleyişle, hep aynı telaşla... VE CİNPERİLERİYLE.... Cinperileriyle kimsesizlerdi...

5 ayrı yaşam hikayesi Doktor Samimi' nin hikayesiyle buluştu...
Hafızamda ürkütücü ama bir o kadar da güzel izler bıraktılar...

Şayet hiç tanışmadıysanız yazarla bu kitapla tanışabilirsiniz... Ben çok sevdim kendisini... Sizler de seveceksiniz eminim...

Şimdilerde acıyla bağıran bir kedi duyduğumda ürküyorum, ama olsun...
Selam veriyorum usulca içimden Beş Sevim Apartmanına...

"Belki mucizelere inanmak hasra ruhların en iyi ilacıdır; ama mucizelere kanmak kimi zaman ölümcül bir hastalıktır"

Hoşça ve dostça kalın...



23 yorum:

  1. Freud'un bir hastası varmış. Gerçek hayatta kocasından şiddet gören, etrafında kimseden değer görmeyen bir kadınmış. Ama bu kadın hayal dünyasında yaşıyormuş ve hayal dünyasında çok mutlu olduğu bir ailesi varmış. İnsanlar Freud'a bu kadını neden iyileştiremediğini, hayal aleminden çıkarmadığını sormuşlar ve o da demiş ki: "neden iyileştireyim ki o dünyada o çok mutlu". Yazını okuyunca nedense bu hikaye geldi aklıma ve paylaşmadan duramadım:)

    YanıtlaSil
  2. Kadriye;

    Hakikaten güzel bir hikayeymiş...
    Kim hangi dünyasında mutluysa o dünyada yaşamalı ;)
    Kıssadan hisse için teşekkürler güzel kadın
    Mucksss :)

    YanıtlaSil
  3. Sipariş listeme ekliyorum hemen,ben de sana diyorum ki;okumadıysan Yedi Evin Sırları'nı oku bu kitabı sevdiysen onu da çok seversin.Sen yazınca farkettim,bizim evin perdeleri hep açıktır,demek ki kişilikten kaynaklı haa,eşim sıkı sıkı kapattırırdı önceleri,o da kapatmıyor artık.Çevremdekilereçsize güveniyorum,sizden saklanmıyorum,sizinle aynıyım demek gibi geliyor bana,seviyorum açık kalmasını.Demek bu yüzdenmiş,çok beğendim yazını.Her yayınına yorum yazıyorum ben ayrıca.Bazıları gelmiyor sana sanırım,benim ipedden kaynaklı olabilir.Yazıyon ilte beee :)))

    YanıtlaSil
  4. Cinli perili bir hikaye ilginç geliyor, tanıttığın için teşekkürler:)mucizelere inanmak, kanmak...bence de kanmamalı...hatta inanmamalı...mucize diye bir şey yok tesadüfler var bilemiyorum yine de :)

    YanıtlaSil
  5. yaa ben hala tanışamadım Mine Söğüt'le :( en kısa zamanda okumak istiyorum. Deli kadın Hikayeleri adıyla bile beni çağırıyor :) "Belki mucizelere inanmak hasta ruhların en iyi ilacıdır; ama mucizelere kanmak kimi zaman ölümcül bir hastalıktır" alıntısına da bayıldım!

    YanıtlaSil
  6. Ne kadar hoş bir kitap tanıtım yazısı.

    YanıtlaSil
  7. Sevda;

    Yok okumadım Yedi Evin Sırları'nı... Ve hemen listeme aldım :)
    Ben de kitabı okurken fark ettim... Hafta içi evde olmadığımdan sıkı sıkı kapalı perdeler... Şimdi artık açıyorum sabahları kalkar kalkmaz :))
    Evimi de dışa açıyorum böylelikle :))

    Bazen bende de oluyor bu. Yorum yazıyorum gönderdim diyorum ama sonra bir bakıyorum ki gitmemiş...
    Oluyor böyle şeyler :)
    Öpüyorum seni..

    YanıtlaSil
  8. Bücürük ve ben;

    Kimbilir :)) Kim nasıl tanımlmak isterse istesin... İster mucize ister tesadüf... İkisi de mutlu şeyler ;)

    YanıtlaSil
  9. Bir Poşet Kitap;

    O zaman bu kitapla başla sonra Deli Kadın Hikayelerine geç derim ben naçizane...
    O lafa bende bayıldım ;)

    YanıtlaSil
  10. Fikriye;

    Çok teşekkür ediyorum :)

    YanıtlaSil
  11. Aldım okuma notlarımın arasına :)

    YanıtlaSil
  12. 6-7 aylık yedek kitabım birikti ama bunu da alayım alınacaklar listesine. Dayanamıyorum yahu!

    YanıtlaSil
  13. Sezer;

    Hiç sorma :( Bende de aynı durum mevcut...
    Ama hala gözlerim kitaplarda :)
    Okuma hızım yavaş olsa da vazgeçemiyorum..

    YanıtlaSil
  14. Ben de duydum bu kitabı ama okumadım daha... :)

    Ters Düz'ü okursanız yorumlarınızı beklerim... :)

    YanıtlaSil
  15. yaşlılar gibi yazma, deeeprasyon kötüdür, girmek de kötüdür çıkmak da kötüdür ... hem zaten kafayı çocukla boza boza bu hale geliyosun bence bloğu sat, parasıya bmw al , onu da sat buzdolabı al , çukulatayla doldur ama yeme.. :)))
    hiii ha ha haaaa :)))
    niii ha ha ha haaa :))

    susadım ben gittim ..

    YanıtlaSil
  16. Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  17. Syrakusa;

    Ahahaha :))
    Sabah sabah bu ne enerji :)
    Gel blogu sana satıyım :)) BMW yi anahtar teslim yapabilirsin :))

    YanıtlaSil
  18. Mine Sogut'u Bes Sevim Apartmani ile sevenlerdenim.
    Biliyordum ya! Biliyordum!
    Senin de sevecegini biliyordum :)

    YanıtlaSil
  19. Damla;

    Birbirimizi hiç görmesek de tanıyoruz artık kuzum :))
    Severim seni ben ♥

    YanıtlaSil
  20. Kitabı okuduğumu ve beğendiğimi hatırlıyorum ama konusunu hatırlayamıyorum. Şaşırmıyorum da buna çünkü ben okuduğum kitapların konularını heeep unutuyorum :(( Gerizekalıyım diyeceğim ama değilim de pek, neyse işte :( Dur Yedi EVin Sırları varsa okulun kütüphanesinde alıp okuyayım da itinayla onu da unutayım ;)
    Mucizelere feci şekilde inanıyorum çünkü tam üç kez başıma geldi :))

    YanıtlaSil
  21. Esen;
    Ben unutmuyum diye işte böyle yazıyorum :))
    Mucizelere bende inanırım :)

    YanıtlaSil

Güzel yorumlarınız için teşekkürler :)