25 Temmuz 2016

listeye nihayet başladım...


Kendime iyi gelecek şeyler yapmaya çalışıyorum...
Kış rutinim benim için en iyisiymiş onu bir kez daha anladım...
Gezemiyorsan, seyret ve oku...
Bu hafta onu başarabildim bir nebze de olsa...

En iyi film oscar ödülünü almış filmleri izlemek gibi bir hedefim vardı bu sene. 7 ay geçmiş üzerinden ben bir arpa boyu bile yol almamıştım. Bu hafta o filmlere başladım imkanlar dahilinde... 5 ayda tam tamına 88 film izlemem gerekiyor hedefe göre... Bakalım keyfim ve kahyası ilerleyen dönemde nasıl olacak bu filmleri izlemek için...
Hep birlikte göreceğiz...




GUGUK KUŞU (1975)

1975 yılı oscarlarında en iyi film ödülü ile birlikte en iyi erkek oyuncu (Jack Nicholson), en iyi kadın oyuncu (Louise Fletcher), en iyi yönetmen ve en iyi uyarlama dallarında ödülleri toplamış filmimiz. Benim için geç kalınmış bir film.... Hatta kitap uyarlamasında kitapların daha başarılı olduğunu düşünürsek kitabını neden okumadım diye hayıflanmadım değil...

Konuya gelecek olursak Randle Patrick McMurphy bir çok suçtan içeri girip çıkmış, en son olarak da 15 yaşındaki bir kıza tecavüz ettiği için mahkum olmuştur. Sıradışı hareketlerinden dolayı da akıl hastası olup olmadığının anlaşılması için akıl hastahanesine gönderilir. McMurphy bu olayı kendisi için avantaj haline getirmeye çalışacaktır ama işler hiç de istediği gibi ilerlemiyor...
Başına buyruk ve asi hareketleri ile hemşire Mildred ( Louise Fletcher) ile zıtlaşmasına sebep olur. Hastaları olumsuz yönde etkilediğini düşünmektedir hemşire Mildred...
Ben buradan yürüyüp bu zıtlaşmayı aşka çevirirdim ama tabiki bana bırakmadılar senaryoyu :))

Aslında akıl sağlığı gayet normal olan bir adamın diğer hastalara gayet akilane bir yaklaşımla onlardan gayet güzel tepki almasını; kurallarla, güçle, otoriteyle savaşını çok da net bir şekilde ortaya koymakta film... Ve otorite sarsılmaya başlarsa sonuçların çok da ağır olduğunu göstermekte en dramatik boyutuyla...

Bol mesajlı aslında filmimiz... Ustalıkla verilmiş mesajlar hemde...
Yaklaşık 30 yıl sonra bile geçerliliği olan mesajlar üstelik...
O yüzdendir kült filmler içine girmesi belki de...

Filmde çocukluğumun kızılderilisi Will Sampson'u yine şef karakteriyle görmek şahaneydi. McMurphy ile iletişimleri filme renk katmış... Duygu dolu sahnelere de birlikte imza atmışlar....

Jack Nicholson bu filmde devleşmiş adeta... Düzene karşı savaşan özgür ruhu o kadar iyi yansıtmış ki hiç bir saniyesini kaçırmamak için gözlerimi kırpmadım desem yalan olmaz...

Mutlaka izlenmesi gereken filmlerin arasında bulunan Guguk Kuşu'nu şimdiye kadar izlemediyseniz mutlaka izleyin derim ben...

Sonuç olarak ben bu filmi ÇOOOKKK SEVDDİİİMMMM ve tekrar tekrar izleyebilirim...



İHTİYARLARA YER YOK (2007)

En iyi film dalında Oscar almış filmimiz en iyi yardımcı oyuncu (Javier Bardem), en iyi yönetmen ve en iyi uyarlama senaryo dallarında toplamda 4 heykelcik kaparak ayrılmış Oscar sezonundan.

Anton Chigurh karakteriyle ilk defa izlediğim Javier Bardem oyunculuğuyla beni kendine hayran bıraktı bu filmde.  Doğru düzgün dialoğu bulunmayan filmde tamamen robotik bakışlarıyla oynadığı psikopatı farklılaştırması şahaneydi. Ki filmden de çok bir şey anlamadığım düşünülürse bu psikopatı izlemek için filmin sonuna geldiğim de söylenebilir.

Bu tarz filmler çok bana göre değil... Günlük gerilimlerimi atmak için oturduğum ekran karşısından daha da gerilerek kalkmak bana tuhaf geliyor... Ama ironiye bak ki hedef film listesini gerçekleştirmek söz konusu olunca gayet de rahat izliyorum :)

Bu tarz filmleri çok izlemediğim için yorum yapmam kadar saçma bir şey de olamaz. Kısaca konusunu anlatıyım ve benim gibi gerilim sevmeyen birileri varsa izlenme boyutunun bizce nasıl olduğunu izah etmeye çalışıyım ben en iyisi...

Llewellyn Moss (Josh Brolin) geyik avına çıkmışken bir çatışma sonucu ölen birçok insan görür ve yanlarına gider. Muhtemel uyuşturucu pazarlığı sonucu çıkan çatışma sonucu sadece birkişi canlı ve ağır yaralıdır. Su isteyen meksikalıyı görmezden gelerek bir çanta dolusu parayı alır ve sakince evine döner. Ancak uyku tutmaz ve saçma bir şekilde su isteyen meksikalıya su vermek için olay mahaline geri döner. Ve psikopatımız Anton (Javier Bardem)' da bu sırada Moss'un peşine düşer. İki zeki adam ustalıkla birbirlerini alt etmeye çalışırlar. Psikopatımızın elinde bir nevi oksijen tüpüne benzeyen ve basınçla insanları öldürdüğü bir silah vardır. Garip bir şekilde tepkisizliği galiba filmin can alıcı tarafı. Hedefinde olmayan kişileri yazı tura ile öldürüp öldürmeyeceğine karar veren bir psikopat...

Birde yaşlı şerifimiz (Tommy Lee Jones) var tabi ki... İki adamın psikolojileriyle ilgilenen, olay yerine gitmeye bile gerek duymayan garip bir adam...

Son dakikasına kadar şimdi ne olacak sorusuyla izlediğim ama sonuç elde edemediğim bir film oldu...
Tamamen boşluk... Gerilmekse amaç gerildim, merak etmekse ettim... İhtiyarlara neden yer yoktu hiç anlamadım ama :)

Vardır adamların bildiği belki :)))

Sonuç olarak ben bu filmi SEEVVMEEDİMMMM.... Javier Bardem'in psikopat oyunculuğunu izlemek isterseniz siz bilirsiniz ;)



MARTY (1955)

En iyi film, en iyi yönetmen, en iyi erkek oyuncu (Ernest Borgnine), en iyi uyarlama senaryo heykelciklerini kapmış. Kimdedir acaba şimdi o heykelcikler merak ettim şimdi :)

Dönem filmlerini düşündüğümüzde nasıl bir hissiyat yaratmıştır o dönem izleyicisinde bilmiyorum ama şu an düşündüğümde çok daha iyi filmler biliyorum o döneme ait.... Oscar almasaymış şayet şimdi kim hatırlardı bu filmi onu da çok merak ettim mesela film boyunca... Kendi halinde bir film çünkü...

Kaynana gelin tartışmalarını mizahi olarak kattığı filmde evde kalmış 34 yaşındaki kasap Marty (Ernest Borgnine) 'nin 2 günlük hayat kesitini aktarmışlar... Tüüüü ayıp, nçık nçık yazzzıkkkk eziklemesiyle giriş yapılan filmde italyan asıllı çok konuşan bir anne de girince konuya gülmemek elde değil konunun masumiyetine...

Eziklenmeyi had safhada yaşadığı gece bir dans kulübünde karşılaştığı yine ezik Clara (Betsy Blair) ile tanışınca tam da "çirkinim ama iyi bir adamım" mottosuyla hareket etmesi güleriz ağlanacak halimize cinsinden...

Filmin sonunda evet mutlu son ama gel onu bir de Marty'e sor... Adam tüüüüü, yazııkkk nidalarıyla uğraşırken mis gibi de ana kaprisi çekti vallahi....

O döneme ait bol müzikli, bol kahkahalı, booolll güzelli filmler bilmem sebebiyle bu film bende vasat kaldı maalesef... Sevdim de diyemem, sevmedim de... EEEEEHHHH İŞŞŞTTEEE kategorisine aldım gitti öyleyse :)))

En yakın zamanda görüşmek dileğiyle der ben kaçarım işimin başına...





35 yorum:

  1. He valla kız,gezemiyorsan oku ve izle.Sıcaktan okunmuyor be bacım.Dediğin gibi de zaten gerilmişim,ruhumu daraltacak filmi de izleyemiyorum.Sana helal olsun,kültğr denizinde boğmuşsun kendini.Darısı başıma.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Elimdeki kitap 3. ayına girecek nerdeyse, okuma hızımı hesapla buradan :)) İzlemeye başladım bende ne yapayım. Hedef gerçekleştiricem ya azme bak bendeki ahahahaa :) Çiçekli böcekli filmleri koydum kenara bunları izliyorum. Öperim seni bacım :)

      Sil
  2. Sana bir film öndermek istiyorum , ben hayran kaldım senden önce ben ...belki izlemişsinidr ama çok seveceksin eminim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nesrin;

      İzledim canımcım yenilerde... Kitabını okuduğum için ayıla bayıla izledim hemde ;)

      Sil
    2. Ay ben kitabını okumamıştım ama izlemesi harika ötesiydi ...

      Sil
  3. İhtiyarlara Yer Yok'u birkaç yıl önce izlemiştim, sana katılıyorum hiç ama hiç beğenmemiştim. Marty'yi hayal meyal hatırlıyorum, Guguk Kuşu'nu ise çok ünlü olmasına rağmen bir türlü izleyemedim:)))
    Teşekkürler ...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Garip bir filmdi, gerilimi yüksek ama sonucu yok gibiydi.. Marty ilerleyen dönemde muhtemelen bende hayal meyal hatırlayacağım, iz bırakmadı çünkü :)
      Guguk kuşunu seversin diye düşünüyorum sende...
      Öpüyorum seni ♥

      Sil
  4. Guguk Kuşu'nu izledim bunların içinde sadece. Ama pek sevememiştim ben. Aslında konu güzel,kitabı da güzeldi ama bilmiyorum ki neden sevemedim...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bazen oluyor öyle, çok iyi denilen bir filmi beğenmeyebiliyoruz. Ruh hali ve hitapla ilgili sanırım...
      Psikolojik filmleri sevdiğimden bana ilaç gibi geldi bu film ;)

      Sil
  5. Ooo heyecanla izliyorum seni :))

    YanıtlaSil
  6. izlemekte ,okumakta dinlendiriyor insanı hele birde güzel bir filim akıcı bir kitap olursa ohhhhh. Sizi takibe aldım beklerim Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hakikaten o zaman tadından yenmiyor :))

      Hoşgeldiniz sefalar getirdiniz bu arada :)

      Sil
  7. Ben de habire liste yapıyorum. Ama kitap mı film mi karar veremiyorum. Okumak istediğim ve izlemek istediğim diye liste uzayıp gidiyor. En son Koro ve Kaplumbağalar da uçar filmlerini izledim. İkisi de güzeldi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geceleri azıcık kitap okumaya çalışıyorum artık, hafta sonları da filmlere sarıyorum şu aralar. Kardeşim gelsin kuzucukla yine rutinimi değiştiririm ama şu anda durum bu bende. Kaplumbağalar da uçar ne zamandır aklımda, seyrediyim ben o filmi en kısa zamanda ;)
      Öptüm güzellik ♥

      Sil
  8. Kült filmlerden benim de arşivimde yer alır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Son zamanlarda bende de hatırı sayılır bir arşiv oluşmaya başladı nihayet :)
      Sevgilerle

      Sil
  9. Guguk kuşu nefis bir film izlemiştim, ihtiyarlara yer yok hatırlayamadım bak şimdi isim çok tanıdık ama bilemedim:)
    sıcaklardan insanın bacak bacak üstüne bile atası gelmiyor ki:)
    sevgiler yolladım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Guguk kuşunu izlemekte ben çok geç kalmışım :/
      Sevdim çokça...

      Kışın biz bu sıcakları ararız gerçi ama yapacak bir şey yok :)))
      Benden de kucak dolusu sevgiler ♥

      Sil
  10. Guguk Kuşu'nu seyretmiş ve çok beğenmiştim. Ben de gerilim filmleri seyretmeyi sevmiyorum. Böyle kafa dağıtan duygusal komediler favorim :) Keyifli seyirler bu arada..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Duygusal komediler evet kafa dağıtmakta birebir :) Psikolojik filmleri de seviyorum ben ama kafamın salim olması lazım izleyebilmem için.

      Sil
  11. Anam bacım (Esmeray gibi oldum) ne hoş hallerde bana göz kırpıyorsun. :)
    Bende bir rahatlama var, kursum vardı sınav telaşesi derken hepsi bitince bir rahatladım yani. :)

    Şimdi her şeyi yapabilir mişim gibi geliyor. :) Film falan izliyorum tabii ki, kitap bende de biraz yavaş ilerliyor bu aralar.

    Ama sen yaz ben izlerim. Öptüm kocaman. <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ohhhh hep böyle rahat ol canımcım. Rahatlık pek bir yakışıyor sana :)))
      Şimdi bu rahatlıkta kimbilir neler çıkartırsın sen ;)

      Öperim kocaman seni :)

      Sil
  12. Guguk Kuşu'nu ben de sevmiştim. şimdi de tiyatrosunu yapmışlar. Başrolde Oktay Kaynarca ve Kerem Alışık oynuyor. Denk gelirsen izleyebilirsin.

    İhtiyarlara Yer yok beni çeken bir film değil ama benim de Oscarlı ve IMDB'nin ilk 250 filmini izleme kararım olduğu için izleyeceğim çünkü bu film o iki listede de var. Gerilmeyi sevmiyorum ama umarım bu filmi severim.

    Bu arada yazın iyi film izleniyor. Ben de günde 2-3 film izliyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tiyatrosunu izlemek isterdim bak. Belki denk gelir bir şekilde istanbul'a geldiğimde yakalarım.

      Ben çok fazla birşey anlamadım ama Javier Bardem çok iyi çıkartmış. Adam gözleriyle oynamış psikopatı...

      Ben ancak hafta sonları izleyebiliyorum, kışın daha fazla izlediğim bile söylenebilir aslında :)

      Sil
  13. ihtiyarlara yer yok filmini ben de hiçççç sevmemiştim
    guguk kuşu iyiydi ama
    sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İhtiyarlara yer yok filmini gördüğüm ve okuduğum kadarıyla seven çok sevmiş, sevmeyen de hiç sevmemiş. Ama sevmeyeni daha fazla... Yarıştığı filmler nasıldı bilmiyorum ama adamlar bu filmle oscarı kapmışlar, ilginç..

      Sil
  14. 1 ve 3 sevdiklerimden. 2 numara bana sert gelmiştii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sert olmakla birlikte deep sonuca varamamak daha da kötü yapmış sanki filmi...

      Sil
  15. Aaaa No Country For Old Men benim başucu filmlerimdendi yaa niye öyle oldu ki :/ Ama sıkı bi gerilim filmi di mi o konuda hemfikiriz :)

    Guguk Kuşu sürekli ertelediğim bi film ya. Ölmeden izlerim inşallah.

    Marty yi hiç duymadım mesela :O

    Hedefiniz çok hoşuma gitti. Sonuç alabilirseniz çok keyifli bir doyum hissi yaşatacağı kesin :) takipteyiz efendim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumunu nasıl da atlamışım :/ Şimdi fark ettim.

      Evet sıkı bir gerilim filmi olduğunda hemfikiriz. Dedim ya tür olarak bana çok uygun bir tür değildi, belki de o sebeple sevmedim.

      Guguk Kuşunu izleyin mutlaka, güzel iş çıkartmışlar.

      Marty filmini duymamakla çok şey kaçırmamışsnız :)

      İnşallah hedefime ulaştığımda bangır bangır bağıracağım burada :))
      Sevgiler ♥

      Sil

Güzel yorumlarınız için teşekkürler :)