2 Kasım 2016
Bu kitaplar çocuklara #2
Oytun'la kitap okuma hallerine devam...
Sanki biraz daha ivme kazandı bende okumaya başlayınca kitapları...
Elimde okurken gördüğünde, kitapla ilgili sorular soruyor... Benim duygularımı sorguluyor daha çok...
Fark ettim ki bazı yerleri de atlıyormuş, kendince hoşuna gitmeyen kısımları...
Özellikle o kısımları soruyor bana... Sonra bir bakıyorum tekrar okuyor o bölümü...
Hala kitapta sevdiği yerleri çizmeyi, işaretlemeyi aşılayamadım ona...
İşaretlesene oğlum demektense (biliyorum ki bu Oytun'da sökmüyor), gel sana en sevdiğim yeri okuyayım diyorum. Sonra da ondan istiyorum... Şaşkınım bulana kadar cebelleşiyor kitapla...
Baktım son okuduğumuz kitapta sayfa numaralarını yazmış bir kağıda, hala kitabı işaretlemiyor :)))
Bu da onun tarzı demek ki...
Belki sonradan alışkanlık haline gelir...
Gelelim kitaplara...
Büyücünün Şapkası / Tove Jansson
Pedagog bir arkadaşımın tavsiyesiydi bu kitap, Oytun'a okuttur demişti... Sıcağı sıcağına ilk ben okuyayım demiştim ama bu sefer Oytun benden önce davrandı...
Pek kıkır okudu bu kitabı...
Hah, bu çok kıkırdadı içinde kesin muzurluk var dedim ama fesatlık yapmışım :)))
Çok masum güzel bir kitap var...
İçinde arkadaşlık var, hayal gücü var, yardımlaşma var, macera var, hafiften aşk var. Var da var yani...
Hikayemiz Mumi vadisinde geçiyor. Vadide yaşayan mumiler kış uykusundan uyanıyor. Mumi Anne, Mumi Baba, Mumiş, Snork, Snorki ve evin vazgeçilmez misafirleri... Böylece hikayede başlıyor.
Çok paylaşımcı bir aile.. Yemeklerini, sevgilerini, üzüntülerini çok güzel paylaşıyorlar... Çok da sevgi pıtırcığı değiller tabiki. Arada mızmızlık da ediyorlar.
Doğallar anlayacağınız...
Bir de vadide gezerken tesadüfen buldukları siyah kocaman şapkaları var. Büyücünün şapkası...
İçine ne atılırsa farklılaşan bir şapka... Büyülü...
Çocukları çok sevindirdiği gibi aileyi maceraya da sürüklüyor bu şapka...
Güzel bir çocuk romanı...
10-13 yaş için ideal...
Ama ne yalan söyliyeyim benim bile çok hoşuma gitti...
Sadece kitabın sonuna doğru ailemize iki konuk daha katılıyor; Hoflan ile Hiflan...
Her kelimenin başına -h- ekledikleri için konuşmalarını anlamakta zorlanabilirler biraz. Oytun bu bölümde sıkıldığını ve sevmediğini söyledi mesela... Benim için beyin jimnastiğiydi onların konuşmalarını okumak :))
"Humi Hanne hize hok hiyi havhandı. Humi Hevi'nde hize hir hoda hehdi." gibi cümlelerden hoşlanmaması gayet doğal... Bazı cümlelerin çevirisi allahtan evin diğer sakinleri tarafından yapılmışta çok konudan koparmıyor.
Kitapta diğer sevdiğim yer yer yazarın notu olarak dip kısımda yer alan annene sor kısımlarıydı.
Mesela bir kaç yerde " Eğer Misk Faresi'nin takma dişlerinin neye dönüştüğünü öğrenmek istiyorsanız annenize sorabilirsiniz. O biliyordur herhalde" gibi cümleler bir oyun gibi...
Ama neye dönüştüğünü ben bilemedim o ayrı mesele :))))
Sıcak ve sevimli bir kitap. Güzel duygular, güzel mesajlar var ve bu çok doğal verilmiş...
Gönül rahatlığıyla okutabilirsiniz, hatta fırsat bulursanız sizde okuyun derim ben ;)
Kitaplardan Korkan Çocuk / Susanna Tamaro
Susanna Tamaro'nun çocuk kitapları yazdığını bu kitabı görene kadar bilmiyordum. Zamanında beni Yüreğinin Götürdüğü Yere Git kitabıyla büyülemişti.
Belki Oytun'u da büyülerdi :)
Aldığım zaman tabi ki Oytun suratına bakmadı kitabın... Kitaptan bahseden bir kitap, ıyyyhhhh çok sıkıcı gibi düşündü herhalde :))
Şimdilerde kitap özeti çıkartmak mecburiyetleri var, bunu isteyen ve kontrol eden öğretmenimizin ellerinden öpüyorum vallahi... Suratına bakmadığı kitapları eller oldu bizimki. Bunu da ince diye tercih etti muhtemelen :))) (41 sayfacık)
Bu arada bu kitap normal şartlar altında yaşına uygun değil aslında. Daha çok 8-9 yaş için daha ideal... Ama diyorum ya yeterki okusun böyle kitapları...
Kısaca kitabı anlatacak olursam;
Leopoldo henüz 8 yaşındadır ve her doğum gününde kitap hediye eden bir anne-babaya sahiptir. Halbuki o koşu ayakkabısı istemektedir doğumgününde :))) Bizimki de oyuncak istiyor hala ahahahaaa :))
Bu arada annesi babası daha önceki dönemlerde derslerinde başarılı olmadığı için oğlumuzu doktora götürürler ve teşhis Leopoldo kitaplardan korkmaktadır. Bir sürü yasak gelir evde, sırf kitap okusun diye... (bizde de var o yasaklardan ahahaaa :) )
Neyse efenim bu Leopoldo kendisine yine kitap alındı diye ebeveynlerine küser, kızar bolca. Kendisini odaya kapatır. Ve ertesi günü okula gidiyormuş gibi evden kaçar. Kitabın bu bölümü evet feyz alınacak bir konu değil ama tatlıya bağlanıyor endişelenmeyin :)
Macera bu ya, gittiği parkta kör bir adamla karşılaşır. Adamın hayatı film gibidir... Macera dolu :)
Keşke dediği hiçbir şey yok gibidir...
Sadece gözlerini kaybetmeden önce bir kitabı yarım bırakmış ve onun sonunu merak etmektedir....
Kitabın konusu böyle ilerliyor, sonunu tabi ki anlatmayacağım... Okuyan bir küçüğümüz olursa burayı ona kopya vermiş olmayalım :) Malum yeni nesil kitap özetlerini internetten de araştırabiliyor :)))
Kitabın en sevdiğim kısmı, babası çok kitap okuyor diye babasını tembel olarak nitelendirmesi... Ama adam da tembel yani, gezmeyi sevmiyor ki :)))
Anne babalara da ufak mesajlar veren bir kitap... 10-15 dk da bitirirsiniz...
Sevilesi üstelik...
Çocuğunuzla okuyunuz efem :)))
Oliver Moon ve Ejderha Felaketi / Sue Mongredien
10-13 yaş kategorisinde bulunsa da kitap kendimce 9-10 yaşın daha uygun olduğunu düşündüm okurken.
Oytun bu kitabı muhtemelen resimli olması ve içinde ejderha geçtiği için seçti. Tabi bir de ince olması :)
Malum bu önemli bir ayrıntı....
Kitaptaki isimler çok ilginç; Eliot Kokuluperuk, Bayan MacKertenkele, Bully Öcümayası gibi :))
İsimler evet ilginç ve komik ama kitabı biraz karıştırmış isimlerle... Kalabalıklaştırmış yani...
Tesadüfi olarak bahçelerine gelen minik ejderha Dottie, sihir festivalinde sıkıcı çöp toplama görevi olan Oliver Moon'un görevini eğlenceli hale getirecektir tabi ki kendince. Onu eğitmeye çalışsa da çok başarılı olamamaktadır. Sihir festivaline minik ejderhasıyla katılacağını bütün arkadaşları ve öğretmenleri duyunca vazgeçememiştir de...
Sonuç biraz hezimet olsa da festivalde farklı şeyler yaşanacaktır...
Kıssadan hisse veriyim derdi olmayan kitap yine de hafif kıkırdamalı...
Erkek çocukları için daha uygun...
Bu kitap bildiğim kadarıyla 4 kitaptan oluşuyor. Hayal gücü gelişsin, aman kitap okusun, hokus pokusları da seviyor diyorsanız okutabileceğiniz bir kitap...
En azından benim görüşüm budur efem :)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
İşaretlemesin Şebo kitabı boşver. Bende işaretlerim genelde ve bazı arkadaşlarım okumak için aldıklarında çok gıcık oluyorlar . Okusunda çocuk boşver nasıl okursa okusun. Kitaplar biraz benim küçüğe uygun. Ahh birde o sevse kitap okumayı
YanıtlaSilBir zamanlar bende çizmeyi, işaretlemeyi bırakmıştım arkadaşlarım gıcık oluyorlar diye :) Ama sonra baktım hiç okunmamış gibi oluyor, benden iz taşımıyor kitabım. Gıcık olan okumasın dedim ahahaaaa :)))
SilBenimkinin de çok sevdiği söylenemez Kadriye, itekliyorum sürekli... Başaracağız dimi sevdirmeyi ;)
Bazen çocuk kitaplarından çok şey öğrenilebiliyor.İşaretleme konusunda ben de hala sıkıntılıyım.Üzerine gitmeyin bence :)
YanıtlaSilBurun kıvırmamak lazımmış çocuk kitaplarına, öğrendim bu yaşımda :))
Silİşaretleme konusunda üzerine gitmemeliyim haklısınız, kendisi bir yol bulacaktır kitaplarla bağ kurmak için...
Sevgiler.
Ben de kitabımı hiç işaretlemem, bir daha okuduğumda aynı yerlere dikkatimin çekilmesini istemediğim gibi sayfalarını bile tam açmam. Onun için yeni gibi durur :D
YanıtlaSilBirlikte kitap okuyup muhabbet etmek çok güzel, değil mi :)
Biliyorum senin yepisyeni kitaplarını :)))
SilBenimki bir nevi kitapla bağ kurmak, iz bırakmak :)))
Kitap hakkında konuştuğumuz zamanlar tadından yenmiyor vallahi :) Günlük enerji drajesi gibi ♥
Öpüldün
Ben sevdiğim yerleri yazıyorum bir deftere. Kİtap yitip gitse de satırlar ve anlamları hep benimle kalıyor
YanıtlaSilSevgiler ikinize de :-)
O defterler kayboluyor bende de :)))
SilŞimdi kitabı çizdikten sonra gördüğün gibi bloga aktarıyorum :))
Burayı kaybetmem herhalde dimi ;))
Ben de sevmem kitapların işaretlenmesini. Kütüphaneden alıyorum genelde. kimi işaretli oluyor. Belki benim ilgimi çekmeyecek bir paragraf gözüm sürekli oraya gidiyor....
YanıtlaSileheheee :))
SilBenim kitaplarımı okuyamazsın o zaman Saadet :)
Notlar, çizikler, gülen suratlar ünlemler :))
Ama ben de böyle zevk alıyorum ne yapıyım :))
Anne-oğul keyifli okumalar size:)
YanıtlaSilVerilen kitap ödevlerini öğretmenlerin takip etmesi çok çok önemli bu arada. Ha bir de yaşına uygun kitaplar önermeleri tabii. Bir sene Nisan'a acayip ağır kitaplar verilmişti, oradan biliyorum. Ama hakikaten ağırdı.
Bu sene ilk def böyle bir ödevle karşılaştık ve evet öğretmenimiz takip ediyor aylık olarak... Özetlerini de okuyormuş, okutuyormuş üstelik. Bu çok sevindirici :)) Bizimki daha dikkatli bu sebeple...
SilTeşekkürler canım benim :)
aman okusunda varsın işaretlemesin not ediyorum bu kitaplarıda iyi oluyor bizim içinde fikir alıyoruz Oytun un kitaplığından ;)
YanıtlaSilSize fikir olabiliyorsak ne mutlu bize Gülşah :)))
SilHepsini çok sevdim ama en çok 'büyücünün şapkası'nı merak ettim. Daha da yeni kitap sipariş etmiştik, bileydim eklerdim bunu :( Size iyi okumalar diliyorum. Kitap okuma ödevlerini ben de seviyorum :)
YanıtlaSilBüyücünün şapkasıyla birlikte aynı yazarın başka bir kitabı daha varmış Türkçeye çevrilen. Bende bu ay onu almak niyeti,ndeyim :)
SilHepimize iyi okumalar ♥
Hem de nasıl işaretler, çizerim. Daha çok belli bir konu üzerindeki kitaplarda detaylar, referans olacak bilgiler beşim gözümde çizilmelik :)
YanıtlaSilBizdensin o zaman ahaahaa :)))
SilÇizilen kitap candır, can :))
Cok iyi Sebom yaa... Ne güzel yapiyorsunuz.
YanıtlaSilBen de benim oglanlara cok okurdum kücükken. En güzel cocuk kitaplarini arastirir, alirdim onlara. Hatta büyük ogluma (blogumda anlatmistim bunu sanirim bir ara ) her aksam yatagina yattiginda okurdum ve nöbete gitmem gerektigi günlerde, gündüz kaldigimiz yerden ses kaydi yapardim, okuyup sesimi kaydederdim yani (ozaman daha kasetler ve Walkman vardi):) aksam nöbete giderken , onu yatagina yatirir, walkmani de kulagina takar ise giderdim. O kitabin devamini benim sesimden dinlerdi yine...Hey gidi günler:))
Senin şu ses kayıtlarının hastasıyım be Ayşem :)))
SilKıyamam ben sana, ne zor şartlarda evde bırakıp kuzuları gidiyoruz işe... Bir de sen gurbettesin üstelik :/
Öpüyorum seni kocaman, en sarılmalısından ♥
Benim sıpa da sevmiyor okumayı. İte kaka. Çok mu üzerine gidiyorum bilmiyorum ama ya sevecek ya sevecek :)
YanıtlaSilkitapların tabiki listemizdeki yerlerini aldılar.
Acaba üstüne fazlamı düşüyorum diye kara kara düşünmüyor değilim...
Silİnşallah alışacaklar onlar da...
Tabi resimli kitaplar daha ilgi çekici oluyor, yaşasın resimli kitaplar! :)
YanıtlaSilHeheee :))
SilAllahtan benimki Tommiks Teksasları henüz keşfetmedi :)))
Aman çocuk okusun da nasıl okursa okusun canım. Çocuğa niye ısrar etme bence işaretlemesi için şöyle ki birisi bana kitabını işaretle diyeceğine öldürsün beni daha iyi. Asla karalamam ancak o sayfanın fotosunu çekiyorum çok çok beğendiğim bir kitapsa bloğumda paylaşıyorum o kadar. Belki de Oytun da benim gibi hissediyordur ;)
YanıtlaSilAhahahaaa :))
SilSende çizmeyenlerdensin demek...
Ayyy tamam hata yapıyorum galiba :))
Söz ısrar etmeyeceğim artık ;)
Bloğunuzdaki bu yazı sersinden sonra 10 yaşındaki kardeşime kitap arayışına girdim. Çok faydalı oluyor bu seriniz. Devamını merakla bekliyorum :))
YanıtlaSilÇok sevindim faydalı olabildiğime.
SilOkudukça paylaşmaya devam edeceğim inşallah :)
Sevgiler...
tamaro çok severim bunu da bulayım :)
YanıtlaSil;)
Sil