7 Nisan 2017

çocuklarda kitap okuma alışkanlığı


Böyle başlıklarla yüzlerce yazı okudum senelerdir... Bıkmadan usanmadan bazen tekrar tekrar...
Kimini uyguladım, kimini uygulamadım saçma geldi...
Ama sürekli denedim...

Ve final diyorum artık :) Artık nihayete de muradıma da erdim... 
Yani öyle düşünüyorum...

O yüzden kendi deneyimlerimi paylaşmak istedim sizlerle....
Her çocuk şahsına münhasırdır, bunu en iyi anneler bilir.  Bıkmadan usanmadan denemek gerekiyor sadece bu şahsına münhasır kişiliklere :)



Okul öncesinde Oytun kitaplara karşı çok meraklıydı, deliler gibi kitapçıya koşar bir sürü kitap alırdık ve genelde bu hayvanlarla ilgili olurdu... Bol resimli, boyamalı, yapbozlu, sesli her çeşidi... Hayal gücünün sonsuzluğuna her zaman inanmışımdır, bir balık kitabına binlerce hikaye uydurmuşluğu vardır...  Ve ben bu sebeplere dayanarak çok ümitliydim kitapları seveceğine...

İlkokul 1 bizim için bıçak sırtıydı... Elll, Elaaa, Talllaattt derken kitaplardan uzaklaşmaya başladı... Okumayı söktü tamam derken bizim kitaplarla aramıza mesafe girdi. Ve ilkokul boyunca kitaplarla ilişkimiz hep sınırlı geçti...

Kitapçıya gitmekten hiç vazgeçmedik, bu hala keyifliydi Oytun için. Saatlerce bakındı, saatlerce seçti ve her seferinde kucak dolusu kitapla geldik evimize... Aldığımız ilk gün resimlerine bakıldı, fikir yürütüldü, belki ilk sayfalar okundu, dergi aldıysak etkinliklerine bakıldı ve o kitaplar bir köşede kaldı hep... Bir daha elini sürmedi... Taki yeni bir kitap alışverişine kadar...

Okuma saatleri yaptık evde hep birlikte. Kitap okumayı sevmeyen ve okumayan babamız bile eline aldı kitabı okudu... Israrla denedik. İlk denemelerimizde yarım saat, sonraki denemelerimizde 1 saat... Oytun kimi zaman okudu, kimi zaman okur gibi yaptı, kimi zaman boş boş baktı, kimi zaman da sayfaları çevirdi... Tam anlamıyla bize hiç katılmadı....

O ders çalışırken kitabımı alıp oturdum yanına okudum, sahilde okudum (ki bu en sevdiğimdir), otobüste okudum, tuvalete bile kitapla girdim. Sırf görsün beni, fark etsin, deneyimlemeye çalışsın istedim... O beni görmezlikten geldi uzun süre...

Tatillerden önce kucak dolusu kitap alışverişi yaptık, bitecek bu kitaplar dedik... Hep bir metazori ile okudu... Ödül verdim tutmadı, ceza verdim tutmadı... Kitap başına para teklif ettiğim bile oldu. Tüm bunlarda evet ara ara gaza geldi, okudu fakat alışkanlığa dönmedi...

Ödül verdiğim dönemlerde kitapları atlayarak okudu. Kendince o da beni sınadı. Bunu fark ettiğimde hep konuştum, beni değil kendini kandırdığını ikna etmeye çalıştım. O da inatla beni ısrarımdan vazgeçirmeye çalıştı... Bazen sesler yükseldi, bazen kapılar çarpıldı, yeteeeerrrr diye kafaya huni takıldı... Hepsi oldu yani...

4. sınıf bittiğinde ikimiz de çok keskindik... Aramıza gerilim hattı döşedik bu konuda... Ben kitap dediğimde o da bana tepkisel yanıtlar verdi... Kitabı her eline alıp okumaya başladığında uyudu mesela. Ya da benim ilgimi farklı yöne çekmeye çalıştı. Bazen hastalandı. Bazen yapmadığı ödev aklına geldi ki bu genelde resim, müzik vs oldu... Bu süreçte bol bol inatlaştık.

Derken çok sevdiği tablet ve oyunla ilişkilendirdim kitap okumayı... Bir süredir tablet, telefon, bilgisayar yasağı vardı zaten. Listeler yaptık ve uygulamaya koyduk. Yapmış olduğu görevlerinin sonucunda tablet ve oyun saati kazanıyordu. Tuttu şükür :) Bu arada nasıl liste derseniz şurada anlatmıştım biraz... Nispeten düzene girdi kitap okumamız, ama bakın nispeten diyorum :)

Okuma turlarımızda genelde hep ya bol resimli çabucak bitecek kitaplar seçiyordu ya da saftrik, zuttirik gibi okuma bütünlüğü olmayan ve anlam içermeyen kitapları seçiyordu. Evet okuma alışkanlığı kazanmalıydı ama okuma keyfini de anlamlandırmalıydı... Şebo evet level atlamak istiyordu ama Oytun hazır mıydı ?

Benim bu level atlama isteğimle birlikte yeni bir pazarlığa giriştik tabi ki :))) Cümlelerimde onun bilmediği kelimeleri kullanmaya başladım, özellikle bana soru sorduğu zaman. Anlamıyordu tabi :) Ve hep bunun sonucunu gerektiği kadar kitap okumasına ve bir hikayeyi barındırmayan kitaplar okumamasına getirdim. Kelime dağarcığının gelişemediğini anlatmaya çalıştım. Bir süre sonra son darbeyi vurdum, bir benden bir senden olsun kitaplar dedim. İlk önce çok karşı çıktı, sonra pes etti... Ve başladım kitap seçmeye...

Seçtiğim kitapların genelde kısa ama içinde zevkli bir hikaye barındıran türden olmasına özen gösterdim. Bu konuda sevgili kitap dostu bloglar bana çok yardımcı oldu :) Ama Oytun bundan hiç memnun değildi, içinde resim yoktu ve dolayısıyla sayfaları çabucak atlayıp sonuca ulaşamıyordu. Anlaşmamızdan hiç taviz vermedim...

Ve 6. sınıfa geldik.... Burada sevgili Türkçe öğretmenimize binlerce kez teşekkür etmem lazım ♥ Benim kitap okuma ısrarlarıma yeni bir kişi eklenmişti artık :) Performans ödevini kitap okumakla doğru orantılı yapacağını ve ayda 3 kitap özeti istediğini söyledi... Bu benim için bulunmaz bir fırsattı... Hemen bir defter aldık özenle, kalemler aldık, çıkartmalar aldık...

Özetin nasıl çıkacağıyla ilgili konuştuk, planlar yaptık, şablon bir kalıp oluşturduk... Oytun kitap okumayı yeni becermeye başladığı için özet konusunda çok başarısızdı. Başladım onunla birlikte aynı kitabı okumaya tabi ki... Konuştuk anladıklarımızla ilgili... Komik yerleri işaretledik. Saçma bulduğumuz yerleri söyledik. Kitabı ya önce ben okuyordum ya da o... İlk önce ben okuduysam, nerdesin, şu bölüme geldin mi, nereye gittiğini söyledi mi gibi kitapla ilgili sorular sordum sürekli... O da bana sormaya başladı ilerleyen zamanlarda... Özet çıkartırken ilk tercihi kısa kitaplar olurken yavaş yavaş sayfa sayısını arttırdık... Ve öğretmenimiz takip etti her ay... Sayıyı tamamlamadığında eksi verdi, tamamladığında artı... Zaman geçtikçe içeriğine baktı... Önerilerde bulundu.. Sevip sevmediğini sorguladı...

Ve gelinen sonuç;

Geceleri artık uyumadan birkaç sayfa da olsa kitap okuyor.... Okula giderken sürekli yanında kitap taşıyor... Kontrol ettiğimde ilerlediğini fark ediyorum sayfalarda... Özetleri tek başına yardımsız çıkartıyor... Kitap seçerken resimlerine değil arka yazısına bakıyor...

Hele bugün var ya bugün beni mest etti... Bu yazıyı yazmamdaki sebepte zaten bu mutluluğumdur :) Yeni nüfus cüzdanı için başvurmamız esnasında randevu saatimizi beklerken bir baktım çantasının gözünden kitabını çıkartıp okumaya başladı. O sırada halbuki ben telefonumda candy crush oynuyordum ahahahaaa :)

6 sene süren bir savaştan böyle bir mutluluk resmi çıktı işte ♥



Tüm bu süreç içerisinde benim de yaptığım hatalar oldu tabi. O zaman dilimindeyken kesinlikle haklıydım halbuki... Ama şimdi baktığımda görebiliyorum... Bunları da bir dahaki yazıda anlatıyım. Yeterince uzun yazdım çünkü...

Şimdiden mutlu haftalar diliyorum hepinize... Mutluluğun resmini çizin de gelin haftaya ♥





38 yorum:

  1. Çok hoşuma gitti bu yazı.Anneler için de güzel bir örnek olacak.Ama az savaşmamışsın :) Oytun da aksiymiş baya :) Senin azmini de tebrik ediyor ve Oytuncuğumu öpüyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dediğim dedik tarafı çoktur Oytun'un :) İzah edersin birşeyle ilgili ama o illa deneyerek öğrenecek... Sağolsun beni de sabırlı bir kadın yaptı...

      Biz de sni öpüyoruz ♥

      Sil
  2. Başarını tebrik ediyorum.. Ne mutlu sana.. Benim annem, benim kitap okumamdan hoşlanmazdı. Onu okuyacağına git ders çalış derdi. Halbuki kitap okumanın bana ne gibi fayda sağladığını bilmiyordu, bilse demezdi bence :D İlçe halk kütüphanesine üyeydim, okul kütüphanesine de üyeydim ondan kitaplarıma bi zararı olmadı ahaha :D
    Oytun'un o artizzzz şeklinde oturup, kitap okuması mesh etti beni..
    Öperim ikinizi de..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bugün çok mutluyum evet :))) Nihayete ermenin güzelliği ♥

      Kütüphane alışkanlığı edinebilmen ne güzel. Bak o alışkanlık bende hiç olmadı ama olmasını isterdim.

      Ahahaha feci artist benim ergenim, sorma :)))

      Sil
  3. Birlikte okuyup kitaptan bahsetmek çok güzel oluyor :) Kocaman öpüyorum kitap okuyan delikanlıyı. Pes etmeyen anneyi deeee😘

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben bunu biraz geç farkettim Handan maalesef... Ama en azından fark ettim :)
      Çok teşekkür ederiz öpücüklerin için ♥
      Mucxxx

      Sil
  4. Sonuç harika :) ikinizi de tebrik ediyorum. Ben de Efe ile birlikte okuyacağım zamanları iple çekiyorum ve ben okumayı çok severken onun sevmeme ihtimali beni çok korkutuyor :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnşallah öyle birşey olmaz ve birlikte çok zevkli kitap keyifleri yaparsınız birlikte :)

      Sil
  5. yaaa çok tatlısınız :)

    YanıtlaSil
  6. Ya bak seni bu konuda nasıl üzmüş, doğum gündaşım. 22 Şubat kitap kurtlarının doğumgünüdür. Teessüflerimi iletirsin.
    Sana şapka çıkarıyorum. Ve ekliyorum: Annenin fendi,çocuğu yendi. Aha aha.:D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğum gündaşın keçi çıktı biraz :) Birbirimizi köprüden atmadan geçtik şükür :)))

      Öpüyorum seni ♥

      Sil
  7. İşte budur...!
    Oğluşun nazararında anneyi tebrik ediyorum...
    Daha dur asıl mutluluk resimleri ,onun sana kitap,tavsiyeleri ve sayesinde tanımadığın yazarları tanıyıp,öğrenecek ve oğluş sayesinde bilgiler öğrenip,ayrı mutluluk resimleri çizeceksin,
    Ve çizdiğin o resimlerden öyle bir sergi açacaksın ki...!
    Bakıp bakıp gülümseyeceksin,sindire sindire içine çekecek şükredeceksin...
    Az kaldı...Göreceksin...

    MAŞALLAH Oğluşuna,öpüyorum ben onu.
    Bak ben bile tavsiye filimlerinden yararlandım da ;
    Kızçem ablası da çok sever o tür filimleri ona da tavsiye ettim...
    Güzellikleri hep paylaşmak dileğiyle.
    Gülüm...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O günler geldiğinde emin ol seni keyifle anacağım, merihciğim söylemişti diye :)) Deneyimlerin ve güzel temennilerin o kadar güzel ki ♥

      Güzel kızçelerine ve sana kocaman öpücüklerimizi gönderiyoruz :)

      Sil
  8. Tebrik ediyorum, sonunda onca çabanın meyvelerini almışsın Sebo'cuğum, ben çocukken (4- 5 yaş) Tommiks, Teksas'la başladım. İLkokula gitmeden ...çizgi romanla başlayınca, çizgisiz kitaplara da geçiş kolaylaşıyor. :)
    Sevgiler....:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tommiks ve teksas :)))) Hakikaten ne güzel çizgi romanlardı...
      Çizgi romanlarının neden bu kadar güzel olduğunu şimdi anladım :)

      Öpüyorum seni ♥

      Sil
  9. Yaaa ilk resmin güzelligine bakk haha :D tebriksssler ediyorum oytunu seninle iyi baş etmiş :) ama galip gelmisin bravaaaaa :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Düşünüyorum, öyleyse varım demiş bizim ergenus ahahahaaa :)))

      Öpüyorum seni ♥

      Sil
  10. Bi atasözü aklıma geldi bu yazıyı okuyunca, "azimle sıçan taşı deler" bunu başarmışsın, tebrikler. Umarım devam eder. Bizimkilerde şimdilik başka şeyler ön planda. Grafiti gibi, rap müzik gibi, kız arkadaş gibi vs. B lisede kaldı o kitab okumalar. Bir daha gelir mi bilinmez. Kendileri bilir. Kitap zorla okunmaz, sevilerek okunur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahahahaaaaa biraz öyle oldu galiba :)))
      İnşallah devam eder ve kendine birşeyler katabilir :)

      Kız arkadaş söz konusuysa tabiki herşeyin geride kalması normal :) Kavak yelleri malum... İleride tekrar o alışkanlıklarını hatırlayacaklardır eminim ben..

      Öpüyorum seni ♥

      Sil
  11. Çabalarınız sonuç vermiş, kutluyorum sizi. Günümüzde çocukların ilgisini çeken o kadar çok şey var ki. O nedenle kitap okuma alışkanlığı kazandırmak daha zor ne yazık ki. Sevgiler yakışıklı delikanlıya:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O tabletler, telefonlar inanılmaz bir bağımlılık. Aslında çocukları çok da suçlamıyorum bu konuda, aynı bağımlılığı kendimiz bile yaşıyoruz...
      Sınırlı kullanım, keyifli kullanım gibi şeyler mırıldanarak geziniyorum evde...

      Teşekkür ediyorum :)

      Sil
  12. Harikasın.
    Ata da okul öncesi çağında Oytun gibi kitaplara çok düşkün. Gece yatmadan evvel o kendi kitabını alır, ben kendiminkini. Bakalım durum nasıl seyredecek. Okuma aşkları hiç bitmesin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu dönemler şahane işte Burcu... Ben onu izlemekten kitabıma odaklanamazdım çoğu zaman :) Sevimli böcükler ♥
      Hiç bitmesin keyifli saatleriniz inşallah :)

      Sil
  13. Çocuklarımızdan emek verdiğimiz konularda meyve aldığımızda ne çok seviniyoruz, gurur duyuyoruz. Tebrik ediyorum :)
    Yazıyı okurken iki şey geldi aklıma.
    İlki, Susanna Tamaro'nun çocuk kitabı olan "Kitaplardan Korkan Çocuk"la ilgili. Okudunuz mu bilmiyorum. Kitaptaki anne baba çocuğa okuması için bayağı bir baskı yapıyordu. Kitap tatlı bitti...
    İkincisi ise "Bizi Ayıran Nehir-1992" filmiydi. Filmdeki baba büyük çocuğuna evde eğitim veriyordu. Bir konu hakkında yazılı sınava tabi tutuyordu. Çocuk bir şey yazıp getiriyor. Baba okuyor. Daha kısa yaz deyip gönderiyor. 4-5 kez aynı yazıyı kısalttırdı. En sonunda beğendi de çocuk nehre gidip balık yakalayabildi:)) Çocuk büyüyünce ne oldu dersiniz? Filmi izlemediğinizi düşünerek söylemeyeceğim ama geleceği bu eğitim üzerine şekillendi diyebilirim.
    Sevgiler diliyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitaplardan Korkan Çocuk 'u Oytunla beraber okumuştuk ve çok sevmiştik. Hatta kitabı okurken baskımın dozajını uzun süre düşünmüştüm :)))

      Bizi Ayıran Nehir'i izlemedim. Ama hemen notumu aldım, çıkarılacak sonuçlar var deme ki... Tavsiyen için çok teşekkür ediyorum ♥

      Kocaman öpücükler arkadaşım :)

      Sil
  14. Okurken tüylerim dken diken oldu. Çok mücadele etmişsiniz hiç pes etmeden.Bu arada öğretmen çok önemli, bizim çocuklarda da benzer bir süreç yaşandı ama liseden sonra inanılmaz bir okur oldular. Başarmışsınız artık bana göre de.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitap okuyan bir nesile ihtiyacımız var. Ne mutlu ki hala benim gibi, bizim gibi düşünen ebeveynler oldukça fazla...

      İnşallah benim ergenim için de ileride ben de böyle cümleler kurarım :)

      Sevgiler...

      Sil
  15. Oytun'a kocaman tebrikler. Ne zor şey kitap okuma alışkanlığı. Çoğu anne-baba bizim çocuk kitap okumyor diyor. Sorsan kendi de okumuyor, dizileri kaçırmıyor ama. Bizde de hep aynı. İşim yoksa yanlarında kitap okurum, çantamdan hiç eksik olmaz. Her pozisyonda kitap okuyan Ada malesef 7. sınıftan sonra zorlamayla okur oldu. Sanırım ders yükü büyük etken. Testler, teog....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çocuklarda uygulamasını istediğin şeyi ilk önce kendin yapmalısın ki, örnek olabilesin. Seninle aynı şekilde düşünüyorum. Dizi olunca saat beklemeceler, kitap olunca vakit bulamamalar :) Komiğiz hakikaten :)))

      Teog, testler, ödevler çocukları bunaltıyor kıyamam. Üstlerindeki baskı azalınca Ada'da sevdiği kitaplara kavuşacaktır inşallah..

      Öpüyorum seni..

      Sil
  16. Kitap okuma alışkanlığı edinmiş olması ne kadar güzel, kendinizi defalarca tebrik edebilirsiniz.Oytun'un ilerde dünyaya bakış açısı değişecek...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnşallah Gamzecim. Tek ümidimiz gelecek nesillerimiz. Bu vatanın onlara çok ihtiyacı var çünkü...

      Sil
  17. Oytundan bir tane de bende var. Umarım bende bu konuda başarılı olabilirim. Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoşgeldin sefalar getirdin Hanife.
      İnşallah hepimiz başarabiliriz...

      Sil
  18. Ahh Şebocum tebrik ederim seni ve tabii ki inatçı oytunumuzu. sonuca değmiş çabalar. ben de debeleniyorum bakalım demir de inşallah oytun gibi olur. aferin oğluşuna ve tabiki sana canım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İki keçi bir köprünün üzerinde çok savaştık :))) Ne okutabilsem kardır diye bakıyorum... Eminim sende başarılı olacaksın ;)
      Öperim bacım ♥

      Sil
  19. Tebrikler! Darısı başıma diyeyim:) Aynen anlattığın gibi yaptık çoğu zaman. Senin kadar ısrarcı değildim belki ama yeter ki okusunlar diye kitabın hangi kitap olduğunu çok önemsemeden seçtik. İlkokuldaki ince kitaplarda sorun olmadı zaten. Ancak ek kitap okuyalım deyince bu olmadı işte. Ufaklık daha iyi bizde bu konuda ama Peer Ole felaket. 9.sınıfta ve sıkı kitap okuması gerekiyor. Romanları, şiir kitapları vs. Onun kitaplarını ben de okuyorum ki gaza gelsin diye. Öyle böyle idare edecek kadar okuyor, zorla. Kitap okumanın en büyük etkisi kelime bilgisi vs. Ancak bence kitap algıyı müthiş açıyor, okuduğunu anlamada büyük etken. Sınav sorularını cevaplarken hızlı değil mesela, zaman kaybediyor. Hele bu yıl edebiyat dersinde inanılmaz zorlanıyor. 9.sınıfı yazsam birkaç post çıkar bana biliyor musun:)) Her anlamda bezdirdi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Erkek çocuklarının genel olarak ortak özelliği bu sanırım... İçlerinden gelmiyor, illa bir metazori gerekiyor galiba...

      Kelime bilgisini çok etkiliyor evet ve de anlama becerisini... Bizimki Türkçede hep paragraflı sorularda çakıyordu mesela... Anlamıyor hatta doğru düzgün okumuyordu ki yanıtlasın paşam... Şimdilerde birazcık ama birazcık düzeldi :)

      Yaz şu 9. sınıf postlarını önümüze koy şöyle :)) Bize de hazırlık olsun... İnsanı kayattan soğutmak için ellerinden geleni yapar bu ergenler vallahi :))

      Öpüyroum seni ♥

      Sil

Güzel yorumlarınız için teşekkürler :)