30 Aralık 2014

pşşşttttttt !!!! bu yazı hepimize :)


B
u se
ne iste
dim ki hep
inizin yeniyılı
nı bloglarınıza tek
 tek gelip kutluyum. Ama
yoğunluktan yapamadım. O za
man ben de yeni yıl ağacımı sizinle süs
leyeyim bari dedim :) Gezgin örtmenim Sezer'cim bol 
bol gez yeni yılda da. Gözümüz gönlümüz açılsın gittiğin yerlerle.
Hep mutlu ol arkadaşım ♥ Plakların kraliçesi Damla'm 2015 sana da bol kah
kaha getirsin. O gülen yüzün hiç asılmasın. Yeni plaklar dinlet bize, ruhumuz dinlen
sin
Hatır
şinas ar
kadaşım Handan
bu sene de neşen hep
yerinde olsun. İki yakışıklım
la musmutlu bir yıl geçir. Hayallerin
gerçeğe dönüşsün ♥ Sevgili Kadriye, sana da koca
man sevgilerimi gönderiyorum. Huzur ve mutluluk yanın
da olsun bu sene hep :) İlknur'um bu sene sana bol uyku ve sabır dili
yorum. En çok buna ihtiyacın var galiba :) Güzelliklerimi de kocaman öpü
yorum ♥ Şirin bahçe perim; sevinçlerin çok olsun bu sene de. Güzelliklerle gelsin
2015 sana da. Nilhaaaaannn mucizelerinle sağlıklı, mutlu bir yıl olsun sana da güzelliğim. Hep
sevil
hep sev ♥
Naifliğini sevdiğim
Ersin'cim. Bu sene sana da 
tüm istediklerini versin güzel karde
şim :) Zevkli arkadaşım Meltem, fevkaladenin
fevkinde bir yıl olsun sana da :) Sen bizim gözümüzü
gönlümüzü zenginleştiriyorsun, 2015 te seni zenginleştirsin arka
daşım. Hamaratlığına hayran kaldığım Nilgün; sağlık, mutluluk, huzur
seninle olsun arkadaşım bu sene ♥ Burcuuuuk, kedilerinle bu sene de çok mutlu ol 
emi :) Emir'in güzel annesi, 2015 sana en büyük ikinci hediyeni veriyor biliyorum ama 
bende sana büyük sevinçler diliyorum arkadaşım ♥ Zıpır deep :) Bu sene de yaşam enerjin hiç bitmesin olur mu :) Bizi yine deliliklerinle güldür ;) Mevlüde; hasretsiz bir yıl diliyorum sana da ar
kadaşım. Cici cici kumaş
lar al, yine donat sevdikle
rini doya doya ♥ Lila seni
n de yeni yılın kutlu olsun
arkadaşım. En güzel anlar
seninle olsun :) Mavilerin 
en güzeli bu sene seninle 
olsun Kadriye. Hep sevgiy
le kal. Ve güzel yürekli, gü
zel anne Derya, Borayla neş
en bol olsun bu sene de ark
adaşım. Ve ismini buraya 


yazamadığım tüm blogger arkadaşlarım. İyi ki varsınız ve iyi ki hayatımızın bir köşesinden de olsa bi yerlerde kesişmişiz sizlerle.

2015 'te hepimizin

mutluluk yakamıza yapışsın,
huzur ayağımıza dolaşsın,
sevinç ellerimize bulaşsın,
neşemiz başımızı döndürsün...
Emiii canlarım benim 
♥ ♥ ♥

MUTLU YILLAR







8 Aralık 2014

IG Seçmeceleriyle İyi Haftalar ♥


Uzun süredir yazamamıştım.. Aylık rutinimle devam ediyim bugün...
Kasım ayına da gecikmeli olarak güle güle diyim :))


Baykuş aşkınaaaaa ♥ ♥ ♥
Ben bu aşka ne zaman düştüm hiç hatırlamıyorum 
Kullanırken içim açılıyor 

Yakında baykuşlu kadın diye adım çıkacak 
Seviyorum uleynnnnnn :)))


Gençleşme alameti değil herhalde :)))
43e 15 kala 

Yakın gözlüğüm kırklı yılların hediyesi 
Çocukluluğumda nineler takar sadece derdim 
Pehhhhh :)))


Tanıştırıyım, kendisi öğle yemeğimdir...
Makarnanın adı olmuş nudo..
 Beğenecekmiyim hiç fikrim yok
Benden ses çıkmazsa ambulans çağırıverin 
Not:Çorbanın içine makarna atmışsın olmuş nudo :))


Bu kapı taksime gider :))))
Stor perde illa pencereyemi takılır 
Taktım kapıya, oldu mu oldu 
Alternatif çözümleri seviyorum :)


Bir prenses gelmiş 40 uçurmaya teyzesine ♡♡♡♡




Çekirgenin bugünkü işi bu boruya çiçek açtırmayı öğretmekti...

Kabul ediyorum biraz lüzumsuz işler müdürüyüm :))))))

Halbuki daha bir sürü yapılacak ütü var 


Sakladım görmiyim diye 
Pazar pazar ütümü yapılır :)


♡♡♡♡
Ayvalık



Taş Kahve ♥ ♥ ♥


M♥U♥T♥L♥U
HAFTA ♥ SONLARI

♥ ♥ ♥

5 Aralık 2014

Bu Roman O Kız Okusun Diye Yazıldı...



Sıcağı sıcağına yazmak istedim o kız okusun diye yazılan bu romanı....

Kitap alırken bazen ne istediğimi bilmeden alırım. İşte öyle bir andan hediye bana bu kitap.. İsmi ne alaka dedim muhtemelen... Meraklı kedi Şebo işte...

Hevesle bir aşk girdabına girmeyi beklerden bu ne yahuuu dedirtti bu kitap bana. Üçüncü bir şahsın uzun uzun sündürdüğü, bazen cümlenin sonunda başını unutturan sıkıcı, ruh karartan, karamsar anlatımlar.... Ahaaa dedim aldın mı başına belayı... Kitabı ismine göre alırsan böyle olur işte dedim...

Zorlaya zorlaya kitabın yarısına gelmiştim ki yazara bi haller oldu :) Sanki biri kitabın başında ıkınmış sıkılmış, sonra bir diğeri yok sen bu kitabı tamamlayamayacaksın ver ben bitiriyim diye devam etmiş... İşte öyle bir his...

Mektuplar başlayınca, karakterlerin sesini duydum ilk defa... Hayalini kurabildim... O kahverengi pardösü anlam kazandı mesela... İşte o mektupların birinde, belkide sonuncusunda ismin bir dikkat çekicilik değil de kitaba yakışan olduğunu anladım....

Bolca Cemal Süreya'nın dizeleri aralarda... Kahverengi pardösünün cebinde gezen kitaptan okunan...

Genç Müslüman adamla Yahudi bir kızın aşkını anlatıyor roman.. Bazen tokat gibi kızın yaşadıkları... Ama diyorum ya hep sonlarda alıyorsunuz bu kitapla ilgili hislerinizi avucunuza... Kitabın başlarındaki kasvete, birbirinin tekrarı hislere, cümlelere dayanabilirseniz okuyun bu kitabı derim kendimce...

Kuşlar toplanmış göçüyorlar
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

Hiçbir şeyim yok akıp giden sokaktan başka
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.


Hızla geçen otobüslerin ardında benzeşmek...
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.


Senaryocu bayanla bir bankta oturuyoruz
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

İyi anlarında sesin kalınlaşıyor
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni

Baktım yeri toparlıyor ayak izleri
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni

Eşiklere oturmuş bir dolu insan
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

Fazıl Hüsnü diyor ki, ne diyor Fazıl Hüsnü?...
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

Ortaoyunumuzun dekoru bir kağıt mendil
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

Ve konsolun üstünde noksan bir gümüş kutu
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

Uzaklardaydın, oracıkta, öbür kıtada,
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

İkinci bir parıltı var senin bakışlarında
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

"Kehanet" adlı kısacık bir şiir buldum
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni

Yürütüyoruz bütünlemeye kalmış bir sessizlikte
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

İki çay söylemiştik orda, biri açık,
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

Uzaklara bir bakışın vardı kafeteryada
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

Bir şey var, ancak makilerin orda söyleyebilirim,
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

Bir başına arşınlıyor bir adam mavi treni
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

An ki fıskiyesi sonsuzluğun
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

Seni o kadar yakından görünce,
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.



Mutlu hafta sonlarınız olsun...

3 Aralık 2014

pardon :( bir garip haller içindeydim...


Ortalıktan yok olalı 4 aya yakın bir süre olmuş... (Çok uzun olmuş hakikaten...)

İlk zamanlar yan battı, çamura battı, içimden gelmedi hikayelerim olsa da tam geliyorum, geldim aşamasına geldiğimde çokça kendimle uğraştım ne yazık ki...

Henüz ortada fol yok hatta yumurta hiç yokken depresif hallerimi de paylaşmak istemedim açıkçası...
Konunun vehameti azaldığından ve de çokça içime sindirebildiğimden dolayı artık dönebilirim sahalara dedim...

Gezdim, tozdum, yedim, içtim, bolca verdiğim kiloları geri aldım kısmını geçelim; yusuf yusuf diye absurt sesler çıkardığım depresif dönemlerime gelecek olursak sayın okuyucu bu tamamen bir iç döküş yazısı olacaktır... Ruhumu karartma Şebo diyorsanız yazının diğer bölümlerini okumayın a dostlar :)

Malum 40 yaşı aştım... Beden bazı sinyaller vermeye başlasa da geçer geçer moduyla hep bi boşvermişlik mevcut ruh halimde... Yakın bi arkadaşım Tülücüğümün gazıyla başladık hastahane maceralarımıza... Tam Huriyeyle Nuriye halimiz...

Ben göz diyorum o meme diyor derken aldık randevularımızı... Mamografi-smear-ultrason sıradan başladık... Bekleme süreci derken gittik sonuçları almaya... Demesinler mi biyopsiye yönlendirelim sizi emin olalım diye... İşte o an benim gamsız dediğim bünye büründü en arabesk haline...

Meretin sonucu da ha deyince çıkmıyor ki...
Bekle de bekle...
Bekledikçe kafamdaki senaryolarım artıyor...
Hep aynı yerde kilitleniyorum... Oytun ne olacak ???
İçim dışıma çıktı ağlamaktan...
Kimseye de belli etmemeye çalışıyorum sözde...
Bi abuk haller anlayacağınız...

Biyopsi sonucunu almaya gittiğimde tansiyonum kaçlarda geziniyordu inanın bilmiyorum... Yok bişey, yok bişey diye kaç defa tekrarladım hiç hatırlamıyorum...
Ve sonuç bir hayal kırıklığı :( Kitleden sıvı alırken çok zorlanmışlardı... Kitle çok derinde, iğne içine girdi ama çekim sırasında çok uğraştılar, bu arada dokuda kanama olmuş ve sıvıda çok fazla kan olması sebebiyle tam değerlendirilememiş...
Offfffffffffffff....

Tüm bu belirsizliğin içinde aynı işlemi tekrarlamak istemedi doktorum... Kitleyi de henüz almak istemedi.... Takip edelim dedi...

Elimdeki aynı sonuçları farklı birkaç yere gösterip, hepsinden takipte kalma yönünde görüş alınca sakinleştim... İvedi olsaydı, yada çok kötü olsaydı söylerlerdi diye düşündüm ve düşünmeye devam ediyorum...

Anlıyacağınız nur topu gibi bir kitlemle takipteyim :))

Ben bunları niye anlattım ? Şaka bir yana tabi ki ruhunuzu karartmak için değil...
Kendinizi aman ihmal etmeyin... Hiç bir şikayetiniz olmasa da (ki benim yoktu) kontrollerinizi yaptırın. Hani diyoruz ya koşuşturmaktan hiç bişeye fırsatım kalmıyor, bırakın yine kalmasın... Ama koşturmak için sağlıklı olmak zorundayız. En çok da çocuklarımız için...

Bulunduğunuz yerdeki KETEM (Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi) 'e gönül rahatlığıyla müracat edebilirsiniz. Burdaki kurumun işleyişi çok umut vericiydi. Çalışanlar çok ilgili...

Burada il il iletişim adresleri mevcut... Her türlü sorunuza yanıt veriyorlar...

Sağlıkla kalın...