7 Aralık 2015

haftaya bir kitap ile başlayalım...





Marquez 'in benim hayatımdaki yeri farklıdır... Kendisiyle ilk tanışmam ilk aşk sayesindedir...

Yüzyıllık Yalnızlık kitabını okumaya çalışmak benim için ilk sınamaydı sabrımın... Ama heves işte, hatta gençlik... O okumuş bende okumalıyım gibi garip bir saplantı...

Şimdi sor bana o kitap hakkında bişey hatırlıyormusun diye... Hayır hatırlamıyorum   :)) Kopuk, kopuğum... O kitabı sevdiğimi hatırlıyorum, ama nedeni yok...

Ama son 10-15 yıldır Marquez hep hayatımda :))) En son ameliyattan çıktığımda ameliyathaneye bi kız çığıra çığıra giriyordu... "Şu Gabriel Garcia Marquez gibi kadın nerde meraktan geldim vallahi" diye :)))))

Tabi ki tip olarak benzemiyorum adamcağıza... Edebiyatla ilgisi olanlar ismimin uzunluğundan dolayı Marquez'e akraba olduğumu düşünüyorlar :)))
Eeeeee 2 tane isim var, 2 tane de soyad nüfus cüzdanımda... Marquez'in Türkiye temsilcisiyim diye dalga geçiyorum artık :)))

Lafı çok uzattık, gelelim kitaba...


"Benim Hüzünlü Orospularım" ı bir gecede okudum...
Merak ettim...
Yazarın son kitabı olduğunu biliyordum... Acaba kendini mi anlattı dedim hatta...
Bilemedim...

Konu biraz rahatsız edici aslında... 90 yaşındaki bir gazeteci hayatının son dönemecinde kendine bir doğumgünü hediyesi vermek istiyor... Bakire bir kızla beraber olmak istiyor...
Hayatı boyunca ücretini yada karşılığını ödemeden hiçbir kadınla birlikte olmamış bir yaşlı adam...
İnsanlarla ilişkilerini, bakış açısını anlamak kitabı sürükleyen etkenlerden biri...
Genelev patroniçesinin getirdiği 14 yaşındaki kıza yaşadığı aşk ise bir başka sürükleyen etken...

Ruhunu gençleştirdiği bariz aşkına Delgadina diye sesleniyor...
Yeni yetme bir delikanlının telaşına düşüyor hatta...

Diyorum ya konu olarak rahatsız edici bir durum olsa da, kitabın ilerleyen sayfalarında bu rahatsız edici durumdan kurtuldum...
Kitabı okuyanlar beni anlayacaklardır....
Okumayanlara ise okuyun diyorum... Ustanın dilinden güzel bir kitap...
Seveceksiniz...

Mutlu haftalar diliyorum....







15 yorum:

  1. 2 sene evvel ev taşıma olayı gerçekleştirdik.Bu taşınma esnasında 1 koli kitabım kayboldu. İçlerinden biri de henüz okunmamış -okunmayı bekleyen - bu kitaptı.Şimdi hatırlayınca yine sinir oldum:( Bari gidip yeniden satın alayım.

    YanıtlaSil
  2. bu kitabını okumadım bakalım :)

    YanıtlaSil
  3. Hmm..güzel br tavsiye. Okumaliyim. Cok tesekkürler Sebnem'cim.

    YanıtlaSil
  4. Geçen yaz okumuştum Yüzyıllık Yalnızlık'ı. Sürükleyiciydi ama çok da bir şey kalmadı aklımda :)

    YanıtlaSil
  5. Gamze;

    Çok kaybulmuş :( Hakikaten sinir bozucu bir durum...
    Neyse sağlık olsun diyeceğiz artık ;)

    YanıtlaSil
  6. Maviye iz süren;

    Seveceğini düşünüyorum ;)
    Sevgiler

    YanıtlaSil
  7. EQ;

    Ne demek hayatım :) Bu bloglar bu yüzden değil mi en çok... Paylaşalım, öğrenelim, gülelim, eğlenelim diye :))

    YanıtlaSil
  8. Handan;

    Ben tekrar okuyacağım galiba :))

    YanıtlaSil
  9. Kitabı hatırlamıyorum ama; duygusu bende heyecan verici olarak kalmış. İleride belki hatırlamak için okurum. Öpüldün, Şebommmm....

    YanıtlaSil
  10. Yani ruhumuzun hiç yaslanmadigini anlatıyor. Rahatsız edici gelmedi bana. Sevginin nesi kötü olabilir ki?

    YanıtlaSil
  11. Marguez'in birkaç kitabını okudum ama bu okumadıklarımdan biri. Artık okunacaklar arasına alsam iyi olacak gibi...

    YanıtlaSil
  12. Baahçe Perim;

    Bende öptüm seni ♥

    YanıtlaSil
  13. Kadriye;

    Ruhumuz evet yaşlanmıyor :)
    Öptüm seni ♥

    YanıtlaSil
  14. Saadet;

    Bunu da seversin o zaman sen ;)

    YanıtlaSil
  15. Roman ve hikaye tarzı kitapları konu ne olursa olsun okuyabiliyorum, ama şu psikoloji kitapları ruhumu daraltıyor ne hikmetse.

    YanıtlaSil

Güzel yorumlarınız için teşekkürler :)