Ara vermeden yazmak istemiştim ama maalesef bazen koşuşturmacalardan buna imkan olmuyor... İdare edin artık beni 😉
En son Santorini 'yi yazıp günü tamamlamıştım. Yeni gün ve yeni yerlerle devam edelim yazımıza...
Bugün Pire Limanına demirliyoruz ve Atina'yı gezeceğiz.... Yine çok kısıtlı zamanımız var... Çıkışımız 06:15... 11:30 da gemide olmamız gerekiyor... Ekstra tur almadık yine... Taksi planlıyoruz ve sıkı bir pazarlık yapacağız. Heraklion'dan deneyimliyiz ne de olsa :)))
Limandan çıkmamız ile birlikte taksiciler bir bir gelmeye başlıyor... Bu sefer 100 € dan kapak açıyorlar... Ve pazarlık yapmıyorlar gibi sanki... Totosunu dönüp giden onlar oluyor genelde biz pazarlık yapmaya başlayınca ahahaaa :)) Siz bilirsiniz anacım :))) Limandan çıkmaya karar veriyoruz... Bu arada iki adam yanaşıyor yanımıza... Bunlar 80 den açtılar... Kâr kârdır, di mi ama 😊 Kardiş yine sıkı pazarlıkta ve evet 50 € da anlaşıyoruz. Buradan sizi alamam araca diyor adam ve bir köprü altını işaret ediyor. Aneymmmm ne oluyor desek de kuzu kuzu ilerliyoruz... Evet anladınız kaçak taksici ♥ Şikayet etmesinler beni diye sizi buradan aldım diye açıklama yapıyor...
Gideceğimiz yerleri söylüyoruz, sıkı sıkı tembihler, güzergah belirlemece ve yola çıkıyoruz... Heraklion'da ki taksicimize göre daha az konuşuyor ve bize şarkı söylemiyor :)))) Yine de bize kısa kısa bilgiler vermeyi ihmal etmiyor ama...
Fotoğraflardan anlayacağınız üzere millet mesaiye başlamadan biz yola dökülmüş durumdayız.... Gün yeni yeni aydınlanıyor :)) Kargalar bize bu gezide çok güldüler kesin 😤😤
Uzaktan Mikrolimano diğer adıyla Türkolimano'ya bakıyoruz...
Yol boyunca şehrin uyanışını izliyoruz bir nevi... Günlerden Pazartesi... Ve henüz koşuşturma başlamadı kentte...
Bu fotoğraf size de İzmir'i anımsattı mı?
Sık sık bende İzmir 'de geziyormuşum hissi uyandı Atina'da...
Barış ve Dostluk Stadyumunun yanından geçiyoruz... Diğer adı ile Peace and Friendship Stadium....
Aslında burası kapalı bir spor salonu... Neden stadyum dedikleri konusunda bir fikrim yok...
2004 Olimpiyatlarında bir çok maç burada yapılmış ve taksi şoförü bunu gururla söylüyor...
Şimdi de başka bir stadyumun önündeyiz...
Panathinaiko Stadyumu ya da diğer bilinen adıyla Kallimarmaro...
1896'daki ilk Olimpiyatlara ev sahipliği yapmış ve her yeri beyaz mermerle yapıldığı için dünyada tek ve ilk olma özelliğini taşıyor....
Çok ısrar ediyorlar içeri girmemiz için ama girmiyoruz :))) Tabi ki dalga geçiyorum... Sabahın ilk saatlerinde henüz kapalı... Dışarıdan izlemekle yetiniyoruz...
Gördük mü ? Gördük ♥
Şimdi de Çipras 'ın evinin önündeyiz...
Bizim sarayları düşünecek olursak oldukça mütevazi gözüküyor...
Öyle çok koruma yok ortalıkta... Sadece iki evzon askeri bekliyor...
Tesadüf bu ya tam da nöbet yeri değiştirme anına denk geliyoruz...
Ağır ayakkabılarının takkkk taaakkk sesleriyle, yine oldukça ağır hareket ederek izlemesi hoş bir görsel oluşturuyorlar...
Eskiden ayakkabılarının altına 60-100 arasında çivi çakılırmış ve takribi olarak ayakkabı 1-1,5 kilo ağırlığında olurmuş... Ve de önündeki ponponun altına da keskin bıçak saklanırmış... Hala öyle midir bilmiyorum tabi ki... Hatta bilen varsa bana da söylesin 😉
Atina'da gezerken bir çok yerde heykel görmek mümkün...
Ancak ne yazık ki Latince alfabeyle herhangi bir isim ya da açıklama yazmıyorlar çoğunluğuna...
Heykel kime aittir, kimdir bilemiyorsunuz o sebeple...
Ve Zeus Tapınağı...
104 sütundan sadece 15 tanesi ayakta kalmış bugüne kadar...
Şehrin ortasında yeşillikler arasında gayet ihtişamlı duruyor tüm yıpranmalarına karşın aslında...
Burası da Syntagma Meydanındaki Parlamento Binası...
Arabayla geçerken hemen şöyle bir bakıyoruz...
Malum vaktimiz kısıtlı ve bu şehirde mutlaka görülmesi gereken yerlerden en önemlisi Akropolis'e gitmemiz gerek...
Veeeee Akropolis'teyiz...
Erken saatlerde olmamıza rağmen gördüğünüz gibi oldukça sıra var... L şeklinde olduğu için gözünüz aldanmasın...
Allahtan sıra çabuk ilerliyor ve 15 dk içerisinde giriş yapıyoruz...
Bu arada hemen giriş ücretini yazayım kişi başı 20 €
Burada Oytun'a para ödedik mi hatırlamıyorum, not etmemişim... Ödediysek de muhtemelen indirimli ödedik...
Girişte sanki küçük bir yere giriyormuşuz izlenimi uyanıyor ama acele etmezseniz 3-4 saatinizi alabilecek bir yer...
Herodes Atticus Tiyatrosu
Akropolise girmek için ilerlerken bu tiyatronun ön kapısından geçiyoruz ve turistlere kapalı...
Halen aktif olarak konserlerde, farklı etkinliklerde ve önemli günlerde açılıyor...
Akropolis'in içine girdiğimizde kuş bakışı bakabiliyoruz tiyatroya...
Burada bir konser ya da tiyatro izlemek çok zevkli olur eminim...
Buraya gelirken mutlaka rahat bir ayakkabı ile gelinmesi lazım...
Yanınızda da su ve şapka mutlaka bulundurulması gerekenlerden...
Biz çok erken saatlerde geldiğimizden dolayı çok etkilenmedik ama güneşin alnında gezmek oldukça yorucu...
Ve bu saatlerde bu kadar kalabalık olacağını hiç düşünememiştim işin gerçek tarafı...
Akropolis aslında bulunduğu tepeden alıyor ismini...
Geçmişi de taaa cilalı taş devrine kadar gidiyor...
Fakat M.Ö. yıllarda Perikles'in şehircilik hamleleriyle Parthenon (ki aslında burası Athena Parthenon Tapınağı, sonradan Akropolis olarak anılıyor) , Propylaion ve Erekhtheion yapıları yerleştirilmiş...
Günümüzde Unesco Dünya Mirası Listesi koruma altında...
Gördüğünüz gibi bir çok alanda hala restorasyon çalışmaları devam ediyor-muş gibi...
Ama bir çok kişi bu işin senelerdir devam ettiğini ve ilgi çekmek adına bitirmediklerini söylüyor...
Bu konuyla ilgili en ufak bir fikrim yok...
Tarihsel bilgim ve merakım bu konuda yeterli değil...
Düşünsenize taaaa Cilalı Taş Döneminden başlayıp Romalılara kadar
kimbilir kaç kültüre, kaç insana ve kaç inanışa ev sahipliği yaptı...
Depremler, seller, savaşlar...
Atina'nın tam ortasında ve yüksek bir tepede yer alan yapı Atina'nın her yerinden görülebilir durumda.... Özellikle gece ışıklandırması yapıldığı zaman çok güzel bir görsel oluşturuyormuş... Fakat biz gece kalmadığımız için bu güzelliği göremedik...
Bu büyüleyici atmosferde gezmek şahaneydi...
Çektiğim fotoğraflar tenha gibi gözükse de içerideki kalabalığı bu fotoğraftan daha iyi anlayacaksınız...
Bazı alanlarda omuz omuza geziyorsunuz, kaçmanız imkansız gibi...
Zamanımız daraldı...
Biraz da Plaka Çarşısında gezmek istiyoruz artık...
Bir Pagan kilisesi...
Taksiyle yanından geçerken karemize giriyor...
Plaka Bölgesi ya da çarşısı için bir nevi İzmir'in Kemeraltısı da diyebiliriz aslında...
Ama gördüğünüz üzere hala boş....
Cafelerin çoğu henüz açılmamış, dükkanlar da inşallah açılacak :))
Boş sokaklarda gezinmeye devam ediyoruz...
Yeni açılan dükkanlara dalıyoruz...
Ama tabi her yer cıvıl cıvıl olmayınca bir yanı eksik kalıyor çarşının ve caddenin...
Caddelerin temizliğine hayran kaldım yalnız...
Gezdiğimiz her yer bal dök yala kıvamında idi...
Kent için sevindiğimiz bir ayrıntı oldu bu...
Buradan uzo almamız lazım aslında ama biz o kadar sağa sola bakınıp kendimizden geçiyoruz ki unutuyoruz bu ayrıntıyı...
Plakadan aşağıya doğru inince Metropolitan Katedraline varıyoruz...
1842 yılında yapımına başlanmış katedralin yapımında yıkılan 72 kilisenin mermer parçaları kullanılmış ve 20 yıl sürmüş ibadete açılması...
Katedralin hemen yanında küçük bir kilise bulunmakta; Küçük Mitropoli ya da diğer adıyla St. Eleftherios kilisesi...
Her ikisinin karşısında ki meydanda da bu heykel...
Başpiskopas Damaskinos Papandreou heykeli olduğunu sonradan öğreniyorum zira yine latin alfabesi mevcut değil heykelde...
Evet artık gemi zamanı ve dönüş yoluna geçiyoruz yine taksiyle...
Bu arada Pire Belediye Tiyatrosunun önünden geçiyoruz...
Yine olimpiyatlara (sene kaç olduğu sormayın) ev sahipliği yapan bir stadyumun daha yanından geçiyoruz; Georgios Karaiskakis Stadyumu...
Uzo almamız gerektiğini hatırlıyoruz bu arada...
Limanın yanında bir market var oradan alın gibi bir çözüm öneriyor taksici...
Şükür hala 20-25 dakikamız var, yetiştiririz diyoruz...
Market gerçekten de var ama onların market dedikleri bizim büyükçe bakkallarımızdan... Litrelik uzo bulamıyouz burada 😐
Hoş galiba onlarda bizimki gibi devasa büyüklükte market yok, ya da biz görmedik...
İleride bir yerlerde büyük bir market daha olduğunu söylüyorlar ve kardeşim depara kalkıyor...
Geminin kalkmasına çok az var ve bizde büyük bir kalp çarpıntısı...
Gelecek, gelecek derken bizimki yok ortada...
Dönüş yolunu karıştırmış...
Dağılmış durumdayız... Annem gümrük kapısında, ben rehberlerle liman ve gemi arasında, Oytun gemi girişinde görevlilerle... Anlatırken çok komik geliyor ama o an yaşadığımız paniği düşünün....,
Hepimiz vakit kazanmaya çalışıyoruz...
En son diyorlar ki bekleyemeyiz, pasaport gemiden çıkartılıyor liman gümrük amirliğine teslim edilecek ve kardeş limanda bırakılacak... Çözüm yok... Anneme gel diyoruz, siz gidin biz ikiye bölünelim bari diyor. Sen kalamazsın diye biz tutuşuyoruz... Ben kalayım bari diyorum, benimki dinlemiyorken tıtrıtırıııdııımmm kardiş ufukta gözüktü 👏👏👏
Kıyamam koşmaktan dizlerinin bağı çözülmüş belli...
Alkışlarla gemiye biniyoruz ahahahaaaa :)))
Bu ne demek oluyor gemi kalkışına geç kalırsan gözünün yaşına bakmıyorlar...
1 ada daha kaldı anlatmadığım; Mykonos...
Bir sonraki yazıda da onu anlatıp bu tur faslını kapatalım artık...
Buraya kadar sabırla okuduysanız hepinize mutlu bir hafta sonu diliyorum...
İyi dinlenin ♥
Uff bu zaman kısıtlaması yüreğe iniyor yahu. Koş Lola Koş gözümün önünde canlandı kardeşini düşününce :)
YanıtlaSilAtinadaki kadar hiç yüreğim ağzıma gelmemişti diyebilirim Handan. Lola o anda kardeşimin yanında halt etmişti ahahaaaa :) Kalp spazmı geçirmediğimize yattık kalktık dua ettik :))
Silheeeey fotolardan anladığım kadarıyla izmirin biraz eskisi gibi sankiii. panteonu gezdiniz ha maşallah büyükmüş uzun sürmüş olmalıııı :)
YanıtlaSilOlabildiğince kısa tutmaya çalıştık ama ancak 2 saatte çıkabildik deep ;)
SilÇok güzel yerler, umarım bana da kısmet olur :)
YanıtlaSilİnşallah Emre ♥ 2018 e doğru güzel mesajlar verelim ;)
SilAhahahahahaha etti ikiii,bir dahaki sefere biri ya tam kaybolacak ya da geride kalacak artık. Hakikaten zaman kısıtlamalı geziler beni de daraltıyor. Buralar öyle tek günde gezilecek gibi değil, gidip kalmak, bi tarafını yaya yaya gezmek lazım 😂😂 İnşallah o da olur bir gün. Valla ben son satıra kadar okudum, çok zevkliydi, eline sağlık 😘😘
YanıtlaSilBütün gemiye tanıttık kendimizi Sevda bu sefer ahahahaaa :)) Şükür dönebildik kaybolmadan :) 3. olsaydı zaten bu çekirgelerden biri sıçrayamayacaktı...
SilBiz tam gün bile kalamadık ama olduğu kadar en elverişli şekilde değerlendirmeye çalıştık işte. Ama dediğin gibi en az 2 günde hatmedilir heryer oda yine çok dolu bir programla...
Son satırına kadar okudun ya tebrik ediyorum seni ve günün kraliçesi ilan ediyorum ♥
Mucxxxxxx
Restorasyon hala devam ediyor ha??..10 yıl oldu daha da fazla olabilir😔
YanıtlaSilŞanslısın yine de bu kadar kısa zamana çok fazla şey sığdırmış olman harika..özlemişim sayende hasret giderdim😘
Üstelik müzede de tadilat varmış ve biz orayı da gezemedik. Uzatarak vardır bir amaçları herhalde...
SilOlabileceğin en iyisini yapmaya çalıştık, teşekkürler :)
Bişi dicaaamm, bunlar battı ya bacım, para yok ki tamir etsinler. O iskeleler öylesine oradadır bence, dostlar alış verişte görsün hesabıı 😜😂😂😂
Silahahahaaaa :))
SilBak olabilebülür bu :)))
Ben şimdiden yazı özlemişim fotoğraflarına bakınca anladım Şebnem :) Gidecek olanlar için harika bir yayın yapıyorsun, kolay gelsin canım.
YanıtlaSilGidecek olanlara inşallah bir faydam dokunur. Bir yere giderken ben bu bloglardan çok faydalanıyorum çünkü :)
SilSağolasın canım benim ♥
Güzel güzel okudum sonunda bende heyecanlandım allahtan yetişmiş kardeşiniz oh dedim bende :) Akropolis muhteşem bayıldım çok severim antik alanlarda gezinmeyi ki buranın tarihi çok çok eski inanılmaz, şahane bir bölümdü, Mikonos u da merakla bekliyorum, sevgiler... ;)
YanıtlaSilHeyecan yaratmazsak olmaz Derya :))) İlla bir aksiyon olacak :)
SilAntik alanlarda gezmek benim de hoşuma gidiyor. Tarihle çok sıkı fıkı değilimdir ama bambaşka hayallere dalıyorum ben böyle yerlerde.
O da önümüzdeki hafta gelecek inşallah. Yazmak birz uzun sürüyor, araya birşey girmesin diye boş vakit kolluyorum ;)
Güzel yerler ve fotoğraflarla güzel anlatmışsınız. Özellikle akropolis fotoğraflarını beğendim.
YanıtlaSilTeşekkürler, beğenmenize sevindim :)
SilZevkle okudum.
YanıtlaSilHer satırından ayrı tat aldım.
Eğer bir gün Atina'ya gidecek olursam seni ve bilgilerin hatırlayacağım.
Taksicini köprü altından demesi ile benimde bir an yüreğim koptu,ne diyon leyynn.diye söyle çantaı indiriverirdin valla.Neyse ki pazarlık işe yaramış.
Güzel memleketmiş,vesselam.
Son an da yine bir panik,geçmiş olsun.
Gezilerin tekrarı,Viyana'da yanında mümkünse benimle olsun
Seviyorum senin anlatımlarınla,bu tür yayınlarını,emeğine sağlık.
Öptüm seni TURİST...⛵⛵⛵
İnşallah gidersin merihim ben de seninle yeniden gezerim misler gibi...
SilAhahaaaa kalabalıktık ya o yüzden bir nebze güvenle ilerliyorsun ama yalnız olsa insan vallahi tırsar :)))
Biz paniksiz yapamıyoruz anacım, illa bi ekşın :)
Viyana ikimizle ne de şenlenir :))) Biz de tabi ki ;)
Turist öper seni en komacanından ♥
Atina gezisi güzel geçmiş ama sonunda yaşadığınız o heyecan var ya!.. hem yüreğim ağzıma geldi hem de, sizi çok iyi anladığımı söyleyebilirim Şebnem'cim. Çünkü benzer şeyleri biz de Endülüs gezimizin son gününde yaşadık. Son bölüme sıra gelince 'inşallah' anlatırım :) Dolu dolu güzel geçmiş Atina'da gününüz. Keyifle okudum gezinizi. Emeğine sağlık.
YanıtlaSilBak şimdi ben de sizinkini merak ettim :) Son bölümü bekliyor olacağım ;)
SilSevgiler gönderiyorum size ♥
Turlarda hep geç kalmayın denilir ama birini gerçekten bırakabileceklerine inanmıyordum. Demek ki şaka yapmıyorlarmış :-)
YanıtlaSilMykonos yazını merakla bekliyorum :-)
Hahahaaaa birkaç dk ile kurtardık, yoksa hakikaten bırakıyorlardı Şule :) Şaka yapmıyorlarmış :))
SilMykonos gelecek inşallah ♥
Dar zamanda bile olsa çok güzel yerleri gezmişsiniz. tarihi kentleri dolaşması bir başka keyiflidir...
YanıtlaSilÇok keyifliydi Saadet. Azıcık koştur koştur oldu bu gezi ama yinede bize gezme olsun yeterki ;)
SilÇok güzellll..Hele lambalara bayıldım :) Onca anlattığı şey arasından lambaları seçmem de komik oldu ama içimde ki alışveriş dürtüsü uyandı :)
YanıtlaSilNe kadar dikkatlisin Gamze :))) 41 kere maşallah vallahi :))
SilBazen ben de senin gibi yapabiliyorum ;)
Offf harika fotoğraflar. Çok canım çekti valla Şebo. Bu yıl inşallah bizde gidebiliriz.
YanıtlaSilİnşallah gidebilirsiniz kadriye ...
SilÇok seveceğine eminim ♥
Harika ya... Gezmek isteyenler için de çok faydalı bir seri oldu, fotoğraflar ayrıca süper...
YanıtlaSilİnşallah faydalı olmuşumdur. Bir de gemi hayatını yazabilirsem seriyi daha faydalı yapabileceğim inşallah.
Silaynı yerlerde gezmişiz ama biz 4 yıl önce gittiğimizde Atina'da ekonomik kriz çok belliydi....
YanıtlaSilBiz hiç hissetmedik diyebilirim Fatma. Düzeldi mi ki bilemiyorum :/
SilŞeboooo sayende uzun bir seyahate çıkmış gibi hissettim. Soğuk kış gününde iyi gitti bu gezi ;)
YanıtlaSilBak buna çok sevindim işte :))
SilHarbiden sanki İzmir den bildiriyormuşsun gibi. Efes,Selçuk Şirince, Konak.
YanıtlaSilHoş İzmir'in de Konak'ını görebildim sadece :)
Olsun bu göremeyeceğin anlamına gelmiyor ;)
SilBol bol evrene güzel mesajlar yollayalım ♥
Atinaya birkaç kez gittim ama yillar oldu. Taksiler o zaman da pahaliydi ama bu kadar kazik degildi. Bir de biz burda pahali diyoruz 😄😄😄.
YanıtlaSilBenzin pahalı anacım bizde adamlar ne yapsınlar :)
Sil