3 Kasım 2008

EVE DÖNDÜ :)



Bu hafta sonu yazlıktaki son günlerimizdi. Bir yaz sezonunu daha gecikmeli olarak kapattık :)) Cumartesi günü sabırsız bir şekilde apar topar işlerimi toparladım ve büroyu arkama bile bakmadan terkettim... İyiki de çabuk çıkmışım çünkü beni sadece Oytunum beklemiyormuş, sultanımda bekliyormuş....

Biz çocukken annem ve babam her aybaşında maaşlarını aldıklarında yemeğe giderdik. Ailemize ve kendilerine verdikleri bir hediye merasimi gibiydi... Emeklerinin karşılığı... Bu nerde olursa olsun hiç değişmezdi. Hatta Malatya'ya gittiğimiz ilk dönemlerde gidecek yer bulma konusunda sıkıntı çektiklerini ama babamın uğraşları ile birkaç yer bulduklarını ve işletme sahibinin işyerine perde çekmek sureti ile yemek yediğimizi seneler sonra bile anlatırlardı. O dönemlerde Malatya oldukça tutucu bir kentti çünkü... Sevgili anne ve babamın bu alışkanlıkları bizler yanlarında olmasak dahi babamın vefatına kadar sürdü.

Annem cumartesi günü emekli maaşını çekmiş ve beni bekliyormuş. Eve girer girmez kısa bir hasret gidermenin ardından beni kimse bugün yemeğe götürmüyor ben sizi götürüyüm bari dedi. İçimden birşeyler koptu.... Biz nasıl oldu da bunu atladık dedim içimden ama nafile olan olmuştu... Kendimizi kısa süreli bir durgunluğun arkasından toparladık ve doğru yemeğe...
Hmmm amanda aman diye yemeklerimizi seve seve yedik. Yemeklerini severek yiyen bir bizizdir heralde bu dünyada hahahaaa:))))

Yemeğin arkasından eş-dost ziyaretlerine başladık ki sevgili Hatice teyzelerde yediğimiz yemeğin pişmanlığı düşüverdi içimize... Bizim için sağolsun içli köfte yapmıştı :))) Karın tıka basa dolu biz hala kendimizi zorluyoruz yemek için... Baktık olmuyor yüzsüzlük bu yaaa bizdeki; paket yapsakda eve götürsek dedik hahaaa:))) Ertesi günde afiyetle yedik...



Buda Pazartesi sendromu yaşayan Oytun hahaaa:))) Marketli evden sıkılmıştın haaa..... Kendi evine gelmek istiyordun haaaa... Al sana işte sabahın köründe kalkarsın ve vızıldanırsın hahahaaaa:))) Yine evden çıkmak istememeler, yine mırıldanmalar ve yine iş sendromu... Sendrom yaşaması gereken ben ama kaprisini Oytun paşa yapıyor :))

Biraz önce anneciğimle konuştuğumda Oytun marketli eve gidelim namesi yapıyormuş :)))) Yok öyle hemen ceee diyip kaçmak Oytun efendi... Bütün kış burdasın... Tatil bitti artık...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Güzel yorumlarınız için teşekkürler :)