19 Mart 2021

2021 Oscar Savaşları / Volume 3 ♥ PROMISING YOUNG WOMAN ♥


 PROMISING YOUNG WOMAN / YETENEKLİ GENÇ KADIN (2020)

(En iyi film, kadın oyuncu, yönetmen, özgün senaryo ve  film kurgusu dallarında toplam 5 adaylık)

Her güne bir film sığdırıp bir de üzerine yazıyorum farkında mısınız :)) Benden beklenmeyecek bir performans hahahaa :) Kendime tü tüt tüüüü maşallah diyerek filmi anlatmaya başlıyorum.

Cassie (Carey Mulligan) arkadaşı Nina ile birlikte tıp fakültesinde okurken arkadaşının yaşadığı üzücü bir olay sebebi ile okuldan atılır. Cassie, en yakın arkadaşının yaşadığı olayı üzerinden senelerce zaman geçmesine rağmen içine sindirememekte ve intikam almaya çalışmaktadır. Görünürde bir kafede barista olarak sakin sakin çalışsa da zeki kadın şaşırtıcı hamlelerle intikam duygusunu gidermeye çalışmaktadır.

Filmin konusunu spoiler vermeden ancak böyle anlatabilirdim, azıcık kalıp cümleler oldu ama idare edin artık :)

Filmin ilk bölümleri çok sarsıcı olmasa da tadında bir heyecanla ilerliyordu ki filmin artık bitmeye başladığını düşündüm. Bir baktım ki yok daha zamanı var. Hah dedim gayet güzel giden akışı sen vıcık vıcık romantik bir filme çevir ve bununla da aday listesine gir. Sen nasıl başardın bunu derken evet final gayet şukellaydı.

Finalde itiraf ediyorum ki ağzım açık, gözlerim de ona eşlik eder bir halde ekrana bakarken buldum kendimi... Bir süre kafamda oturtmak için bekledim diyebilirim...

Filmin bende bıraktığı haz bir yerlerden tanıdık geldi ki IMDB de yönetmen Emerald Fennell'i inceleyeyim dememle birlikte bende ampul yandı. Killing Eve dizisinin yazar ve yapımcılarındanmış kendisi... İşte dedim tanıdık duygu bu... Killing Eve Villanelle 'si kadar zeki ama ondan daha masum ve yaralı bir karakter var karşımızda.

Carey Mulligan'ın son dönemlerdeki performansını seviyorum. Bu filmde de su gibi oyunculuğu. Yüz hatlarıyla ve gözleriyle duygularını izleyiciye geçiren oyunculara bayılıyorum. O erkeklere gözlerini açarak dik bakışlarına hasta oldum. Bir de Madison'un verdiği videoyu izlediği andaki yüz hali oldukça titreticiydi. Heykelciği bu sene kapar mı bilmiyorum ama sık sık kendisini aday listelerinde göreceğimizden eminim.

Filmde tek sevmediğim yer o şımarık erkek çocuklardı. Hele Al karakterine hayat veren Chris Lowell hiç kusura bakmasın ama feci halde irite etti beni.

Film bittikten sonra okuduğum dedikodular ise beni şaşırttı. Film meğerse yaşanmış bir olaydan esinlenerek hayata geçirilmiş. 2015 yılında  Stanford Üniversitesinde yaşanan bu olay zamanında oldukça yankı uyandıran bir dava imiş. Hatta o dönem çıkan gazete haberlerinde olayın faili olimpik yüzücü için "promising young man" ifadesi çok sıkça kullanılmış. Filmin ismi de buraya dayandırılarak konmuş ve şahane bir ironi yaratmış.

Sonuç olarak ben bu filmi OLDUKÇAAAA  SEEVVVVDDDİİİİİMMMM efenim. Bir fırsatını yakalarsanız izlemenizi öneririm. 

16 yorum:

  1. Bu filmi mimlemiştim zaten, ilk fırsatta izleyeceğim. :)

    YanıtlaSil
  2. oleey iyi gözüküyoor :)

    YanıtlaSil
  3. Ben de çok sevdim bu filmi. Aynen final müthişti...

    YanıtlaSil
  4. Çok güzel... Eğer başarabilirseniz, bütün filmleri izledikten sonra hepsini tek çatı altında toplayınız ki okur tercih hakkına sahip olsun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu önerinizi yapmaya çalışacağım Mustafa Bey, teşekkürler tavsiyeniz için..

      Sil
  5. ye geçen sene ebrarın oscar etkinliğinde ne çok eğlendik heycanlandık yaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle :) Çok güzel bir etkinlikti.
      Seneye unutmayalım da yapalım ;)

      Sil
  6. Yanıtlar
    1. Sen drama sevmezsin gerçi Handan ama oyunculuklar şahane, sıkılmazsın.

      Sil
  7. Hem intikam öyküsü hem de gerçek hayattan alınma. Tam benlik :-)

    YanıtlaSil

Güzel yorumlarınız için teşekkürler :)