29 Mart 2016

İki küçücük güzellik; Göynük ve Mudurnu


Bu kadar oturduğum yeter demişmiydim size...
Neyse size demediysem bile kendime demiştim....

Geçtiğimiz hafta sonu ufak bir geziyle şimdiye kadar hiç görmediğim yerleri gördüm...
En sevdiklerimden galiba yeni yerler keşfetmek :)

Hadi gelin biraz gezdiriyim sizi...

İlk önce Göynük'ten başlayalım...


Bolu'ya bağlı küçük bir ilçe Göynük...

İçinde çok sayıda tarihi eser bulundurması ve mimarisi sebebiyle kentsel  sit alanı ilan edilmiş... İyi ki de edilmiş.... İlçelerine küçük Safranbolu diyorlar mimarilerinin benzemesinden dolayı...
Haksız da sayılmazlar aslında....

İlçe eski ve yeni diye ikiye ayrılmış. Tabi ki biz eski Göynük'ü gezmeyi tercih edenlerdeniz...


Tavuk yetiştiriciliği ve tarım başlıca gelir kaynaklarıymış. İşsizlik oranının sıfır olduğunu söylüyorlar ki bu onları çok mutlu ediyor. Doyduğumuz için suç oranımız da sıfır diye eklemeyi de unutmuyorlar tabi ki...
Bu onları mutlu ettiği gibi tabi duyduğumda beni de mutlu etti... Günümüzde küçük bir ilçede dahi olsa bunu duymak çok hoş... Kazançları ve bereketleri daim olsun :)


İlçenin bana göre en önemli yapısı o dönem kaymakamı tarafından 1923 te inşa edilen Zafer Kulesi...
Hangi yöne giderseniz gidin sizi muhteşem görüntüsüyle izliyor adeta... O gün havanın çok yağışlı olması sebebiyle kayma riskimizin olduğunu söyledikleri için yakınına gidemedik maalesef... Gezinin nazar boncuğu oldu.

Aslında oraya çıkıp ilçeye kuşbakışı bakmak isterdim ama maalesef olmadı...


Diğer önemli tarihi eserlerinden birisi de 1. resimde gördüğünüz Gazi Süleyman Paşa Hamamı... 1331-35 yıllarında tamamen kesme taşlardan inşa edilen hamam çokça büyük çaplı deprem görmüş. En ufak bir çatlama olmadığını söylüyor halk. Bunun en büyük sebebinin de taşları birleştirirken kurşun harcın içine yumurta akı konmasıymış. Binada anladığım kadarıyla elastikiyet sağlamış.

2. resimde gördüğünüz yapı ise yine aynı tarihlerde yapılan Gazi Osman Paşa Cami.

Her iki bina da hala kullanıma açık. İlçe halkı tarafından kullanılıyor...

3. resimde gördüğünüz yapı ise Fatih Sultan Mehmet'in hocası Akşemsettin için yaptırdığı türbe...


Eski Göynük evleri genelde orjinalliğini korumuş bunca zaman içerisinde.
Genelde kayalık üzerine yapıldıkları ve ahşap oldukları için de deprem konusunda oldukça şanslılar...

Dar sokakları var... Arnavut kaldırımı dokusunun üstünde yürümek şahane bir his ama...

Eski konaklardan birisini kültür evi haline getirmişler...
Gürcüler Konağı...


Eski dönemdeki ev hallerini canlandırmaya çalışmışlar konakta...
Arada sırada toplu yemeklerde ve Ramazan ayında kullandıklarını söylüyorlar...
Giriş ücretli. Bakım ve onarımı için 2,00 lira gibi minimal bir ücret belirlemişler.




Peki bu beşiğin altı neden delik :))
Eskiden çocuğu beşiğe bağlar altına lazımlık koyarlarmış. Bez derdine başka bir anlayışla son verirlermiş yani :)
Eskiden bebekler şimdiki gibi kıpır kıpır değillermiş anlaşılan :)))

Göynük'te ben ne yedim peki...
Güveci, domatesli yaprak sarması ve mantısı meşhurmuş...
Ben mantıdan yana kullandım tercihimi...
İki şekilde yapıyorlarmış... Biri kıymalı üstüne yoğurt ve soslu servis ediyorlar... Diğeri de boş, el açması mantının üzerine keş peynir ve bol cevizle servis ediyorlar...
Her ikisi de gayet lezzetliydi...
Yolunuz düşerse mutlaka yiyin :)

Şimdi gelelim Mudurnu'ya...


Göynük ile kıyaslayacak olursak daha küçük bir ilçe Mudurnu...
Daha temiz ama...
Havanın yağmurlu olmasından mı, hafta sonu olduğundan mı bilemediğim pek bir boştu sokaklar...



Mimarisi yine Göynük gibi Safranbolu evlerini andırıyor...




Bu eski ahşap konağa bayıldım...
İçini gezmeyi çok isterdim aslında....
Özel mülk olduğundan buna imkan yoktu tabi....
Evin içinde gıcır gıcır ahşap sesleriyle yalınayak gezdiğinizi hayal etsenize benim gibi....
Hayali bile huzur verici ;)



 Kanuni Sultan Süleyman Camii...

Bir söyleme göre Sultan Süleyman camiinin kendi adıyla yapılmasından sonra kendine yakışır büyüklükte olmadığını görünce kapısına kilit vurdurmuş ve vefatından 50 yıl sonra hizmete sokulmuş cami...

Ben inandım :) Sizi bilemiyorum tabi ki ....


Yıldırım Beyazıt Hamamının kadınlar için ayrılan binası burası....
Hala kullanıma açık....
Kullanılan taşların rengini çok sevdim... Tam sevilesi türden...


Mudurnu'nun eski kaymakamı Abdurrahman Naili Boratav'ın Kuvay-i Milliye döneminde önemi büyük... Oğlu Pertev Naili Boratav o dönemde çocuk olmasına rağmen Mudurnu'yu ileriki dönemlerde unutmamış hiç. Ünlü bir halkbilimci olan Pertev Naili Boratav Mudurnu'nun gelişiminde ileriki yıllarda önemli rol oynamış... Bir kültür evi açmışlar onun adına...

Eski bir binanın üst katında 5 odalı bir yer...
Keşke başlı başına bir binayı ayırabilselermiş ama imkanlar dahilinde muhtemelen....



Gramofona bakıp bakıp keşşşkeeee benimmmm deee olsaaaa diye uzun uzun iç çektiğimi tahmin etmişsinizdir tabi ki :)
Benim oğlum hiç ahizeli telefon kullanmamış... Aslında eskiden anneannesinin evinde vardı ama hatırlamıyor muhtemelen... Ahize bumuymuş diye uzunca sevdi şaşkın çocuk :)))



Beyaz ev de çok eski evlerden...
Macar bir göçmen tarafından yapıldığı söyleniyor...
Altının market olarak kullanılması ne kadar kötü :(
Ne güzel bir bina halbuki...
Sokak çok dar  olduğu için tam açıdan çekemedim binayı....
Özel mülk olduğu için isteyen istediğini yapıyor işte :/


İğne oyası meşhurmuş... Birkaç dükkan haricinde fazla görmedim maalesef...

Demircilik, bakırcılık ve sepetçilik el işçiliği kültürlerindenmiş... Bir zamanlar muhtemelen... Görmedim ne yazık ki... Birkaç tane varsa da bana denk gelmedi işte...

Pişmaniyenin sıkıştırılmış haline Saray Helvası diyorlar ve burasının meşhurlarından... Bir pişmaniye sever olarak saray helvası da şahaneydi tabiki...


Fotoğrafları düzenlemeyi başarabilirsem yarına Maşukiye ve Abant var....
Şimdilik hoşça ve dostça kalın ♥


41 yorum:

  1. ne iyi etmişsin harika yerler. abantı da bekliyoruz hadi bakalım;)

    YanıtlaSil
  2. Oturduğum yerden mükemmel bir gezi yaptım resmen. Bir dahakine geze geze görmek istiyorum bu güzellikleri. Zafer kulesine bayıldım. Tabii sizin fotoğrafçılığınız da cabası :)

    YanıtlaSil
  3. N eiyi etmişsiniz, güzel bir gezi olmuş.Ben 6-7 sene evvel gezmiştim oraları. Göynük2ü Mudurnu'dan daha çok sevmiştim hatta Safrabolu'dan da çok sevmiştim :)

    YanıtlaSil
  4. Ne güzel yapmışsın Şebnem. Harika bir gezi olmuş. Bayıldım fotoğraflara. Gitmiş kadar oldum :)

    YanıtlaSil
  5. Çok güzek fotoğraflar , ne de güzel gezmişsiniz canım

    YanıtlaSil
  6. Şebnem bu geziyi o kadar planlayıp iptal ettim ki..
    Bakalım benim ufaklıkla cesaret edebildiğim vakit (ki umarım bu yazdan sonra olacak) ilk adreslerimden birisi olacak ve yazını dikkate alacağım :)
    Fotoğraflar -ve tabi ki Oytun paşa- harika :) Eline sağlık!

    YanıtlaSil
  7. Göynüğü hep duyardım da fotoğraflardan bile görmemiştim. Bizim buralara göre yolları bile başka evleri keza yine öyle.Ne güzel bir gezi olmuş. Bende kendimi atıp gezmek istiyorum doyasıya gönlümce...
    Sevgiler canım sefan olsun :)

    YanıtlaSil
  8. Merhabalar,
    Blogunuza tesadüfen geldim ve bu yazınıza bayıldım. Ben böyle yerleri çok seviyorum. Pek çok kişinin olduğu gibi benim de hayalim böyle bir yere yerleşmek veya uzun süre kalabilmek:)) yazınız verdiğiniz bilgiler çok güzrl. Ellerinize sağlık. Takipteyim sizi de beklerim:)

    YanıtlaSil
  9. Demir kadın;

    Abant şahaneydi :)) Şansımıza karda yağdı... Tam görsellik ;)
    Fotoları düzenler düzenlemez geliyor :))
    Çoookkkk yakındaaaaa :)))
    Azıcık aksiyon yapıyım ahahahaaa :)

    YanıtlaSil
  10. Naz;

    Çok sevindim seni gezdirdiğime :)
    Gidersen yağışsız bir hava olsun da Zafer kulesinin dibinden foto çek bana da ;)

    YanıtlaSil
  11. Gamze;

    Göynük'ün evleri çok güzel... Ve gezilecek daha çok yeri var...
    Safranbolunun çarşıları çok güzeldi ama :)
    Göynük'ün de sakinliği güzel...
    Bendeki hissi böyle ;)

    YanıtlaSil
  12. Handan;

    Karşılıklı gezdirdik birbirimizi bacım...
    bende bugün senin karlarının üzerinde gezdim :)
    Öpüyorum seni muaahhhh :)

    YanıtlaSil
  13. Nesrin;

    Teşekkürler canım ♥

    YanıtlaSil
  14. Dağınık Anne;

    En kısa zamanda gerçekleştirirsin inşallah canımcım...
    Tenha yollarında yürümek bile harika bir histi...
    Hele Abant...
    Oyoyoyyyy diyorum.... Tam dinlenmelik, sakin zamanında tabiki :)
    Beğenmene çok sevindim ♥

    YanıtlaSil
  15. Çocuklu Hayat;

    Ahhh o daracık sokaklar ve eski evler diyorum... İnsanı farklı hissettiriyor...
    En kısa zamanda inşallah sen de gezersin canım...
    O evlerde ne güzel yaşardık :)
    hayali bile güzel ♥

    YanıtlaSil
  16. Ne güzel yerleri gezmişsin. Ama ben bu aralar gezenleri fena halde kıskanıyorum:(((

    YanıtlaSil
  17. Funda;

    Hoşgeldin sefalar getirdin :)
    Evet böyle bir yere yerleşmek benim de hayalim... Deniz de olsa daha da şahane ama :)
    Çok teşekkür ediyorum beğenilerin için :)

    YanıtlaSil
  18. Saadet;

    Şu sınav telaşenizi bir atlatın hayırlısıyla inşallah bak ne güzel yerler gezersin sen arkadaşım :)
    Öpüyorum

    YanıtlaSil
  19. Safranbolu'ya ne kadar benziyor evler, sokaklar... Çok severim küçük yerleri gezmeyi, ne iyi etmişsiniz...

    YanıtlaSil
  20. Şebom bıraktığım yerden devam etmişsin gezmelere. Yine imrendirdin beni kendine.
    Nasılsın diye sormayacağım. Bomba gibisin yine.
    Komşun olmak, arkadaşın olmak, yanında yol almak isterdim.
    Öperim

    YanıtlaSil
  21. Bahar;

    Küçük Safranbolu diyorlar zaten kendilerine :)
    Küçük yerleri gezmek evet bir başka oluyor...
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
  22. Küçük mucizelerim;

    Ne zamandn beri gezmiyordum Nilhan, senin geleceğini duydum dur bu kıza bir gezi yazısı hazırlıyım dedim :)))
    Keşke komşu olsaydık hakikaten... Gül gibi geçinir giderdik seninle :)
    Muaaahhh bebek öptüm seni ♥
    Bak yine kalp yaptım :))

    YanıtlaSil
  23. Ne kadar güzel Şebo,gerçekten Safranbolu evlerine benziyor Göynük evleri.Biliyor musun,ben ortası delik beşik gördüm ve hatta salladım bile.Hatta biraz fazla sallamışım,alttaki lazımlıktaki malzemeler birazcık üste çıkmıştı.Aman ne bikeyim ben kendim de çocuktum yani :)) Bebekleri bezlerle beşiğe sabitliyorlardı kıpraşmasınlar diye,oğlan bebeklerin de pipisine hortum gibi bir şey takıyorlardı,direkt alttaki lazımlığa tahliye hihihhii

    YanıtlaSil
  24. Çoook beğendim. İyi ki gezip anlatmışsın. Her iki yeri de görmedim. Dayımlar gidiyorlardı arada bir Göynük'e, beraber planlar yapıyoruz ama olmadı bir türlü. İlk fırsatı değerlendirmek lazım demek ki. Yazından ve fotoğraflarından onu anladım:) Öpüyorum seni.

    YanıtlaSil
  25. Goynuk diye okuyunca direkt Antalya Goynuk'u anladim. Uzunca bir sure debelendim orasimi diye, taki Bolu'yu okuyana kadar:))
    Binalari ozellikle tas oluslari beni benden aldi. Hakikaten ne cok benziyor safranbolu evlerine. O kadar cok sevdigim detaylarla doluki fotograflar. Baktikca sanki o an gzeiyormusum gibi kipir kipir oldu icim:)
    Ne sahane kadinsin sen, hadi gezdir bizi Sebooo:))

    YanıtlaSil
  26. Sizin icin cok guzel bir gezi,bizim icinse guzel bir yazi olmus. Tesekkurler...sırada iki muhtesem yer daha varmis. Beklemedeyiz o zaman :)

    YanıtlaSil
  27. Hem fotoğraflar hem anlatım mükemmel gitmiş görmüş kadar oldum. keyifli nice seyehatler dilerim sevgiler. Özellikle Abant ı bekliyorum tabi :))

    YanıtlaSil
  28. Salaş evler, arnavut kaldırımlar. Böyle sahneleri seviyorum. Yeşil kaban da çok yakışmış.

    YanıtlaSil
  29. Benim yorum gelmedi mi gene acabaa??

    YanıtlaSil
  30. Sevda;

    İnsanları da sıcaktı Sevda... Otursan sohbet etsen çay kahve saatlerce :)

    Sallamasan şaşardım zaten :))) Ama sallamayaydın iyiydi :))))
    Bak hortum da güzel fikirmiş ahahahaa :)
    Şimdilerde bazen internette gördüm onu ama ironi diye düşünmüştüm :)
    Gerçekten var demekki...
    Yurdum insanı şahane ♥
    Öptüm güzelliğim...

    Bu arada ben bugün işe biraz geç gelince yayınlamakta geciktim. Yorumun geldi yani :)))

    YanıtlaSil
  31. Sezer;

    Kaplıcalara mı gidiyorlar yoksa...
    Bize methete methete kaplıcalarını, yaylalarını bi hal oldular ama vakit yoktu :)
    Sen gezsen bize tarihini nasıl da güzel anlatırsın ;)
    Öpüyorum seni ♥

    YanıtlaSil
  32. Mevlüde;

    Ahahahaaaa :)) İlçe isimleri aynı olunca senin de şaşırtman normal tabiki kuzum...
    Evler çok güzeldi... Daha diğer fotoğrafları görsen bayılırsın, birçoğunu yayınlamadım... Zafer kulesinin her yerden çekilmiş fotoğrafı mevcut mesela şu an arşivde :))) Yanına çıkabilseydim iyiydi...
    Öperim güzel kadın♥

    YanıtlaSil
  33. Hayat cıvıltısı;

    Hoşgeldin sefalar getirdin :)
    Fotoğrafları düzenler düzenlemez gelecek diğer yazı da :)

    YanıtlaSil
  34. Öce;

    Abant çok fotoğrafla gelecek inşallah :)
    Keyif verdiysem size ne mutlu bana :)
    Öpüyorum

    YanıtlaSil
  35. Yazdan kalan;

    Ahahahaaa :) Yeşille uyum sağlıyım dedim yeşile :))))
    Hoş hava biraz griydi ama olsun ;)
    Öptüm seni ♥

    YanıtlaSil
  36. Şebboytun ne güzel gezdirdin bizi :) sağolasın...
    Böyle sakin yerlerde yaşamalı, usul usul...
    işsizliğin ve tokluğun verdiği güzellikle suç oranının da sıfır olduğu yerlerde...

    YanıtlaSil
  37. Esen;

    Ay ne güzel olurdu...
    İnsanın kendini güvende hissetmesi bambaşka şey ;)

    YanıtlaSil
  38. Yanlış yazmışım cümleyi yahu! Düzeltmemişsin kibarlığından :)
    "İşsizliğin olmamasının" demeliydim, çok pardon ;)

    YanıtlaSil
  39. Esen;

    Ben ne demek istediğini anladım canım benim :))
    Sonuca baktım oyüzden ;)
    Öpüyorum seni ♥

    YanıtlaSil
  40. Merhaba,

    Umarım yolunuz o tarafa bir daha düşer de Zafer Kulesi'ne yaklaşabilirsiniz :) Keyifli bir gezi oldu; fotoğraflar ve açıklamalar için teşekkürler :)

    Renkli günler!

    YanıtlaSil
  41. Engin;

    İnşallah :)
    Hakikaten merak ettim ve de aklımda da kaldı Zafer kulesi...
    Beğenin için teşekkürler :)
    Hoşgeldin bu arada...

    YanıtlaSil

Güzel yorumlarınız için teşekkürler :)